Grup Sorumlusu Muhammet Yaşar ARSLAN
Kafkas Dernekleri Federasyonu (KAFFED) yetkilileri arayıp Adıgey Cumhuriyeti’nde bu yıl düzenlenecek olan Yaz Kampında Türkiye’den kampa katılacak olan 9 kişilik genç ekibin başında grup sorumlusu olarak görevlendirildiğim söylendiğinde beni xeku’ye gidecek olmanın heyecanı sarmıştı. Farklı şehirlerden toplanarak Ankara’da buluşan grubumuz, ailelerinin dua ve güzel anılar biriktirin temennileriyle yola çıktı.
Yaklaşık 40 saat süren otobüs yolculuğu sonunda kampın yapılacağı otele ulaştık. Otel Maykop şehrinin yaklaşık 30 km. dışındaydı. Bu uzun ve yorucu yolculuktan sonra otelin bahçesine girdiğimiz anda kamp sorumlularının sımsıcak ‘Şükeblağ-Hoşgeldiniz’ karşılamaları bütün yorgunluğumuzu almıştı. 18-21 yaş arası gençlere düzenlenmiş olan bu programa Türkiye’den katılan grubun haricinde Kabardey-Balkar Cumhuriyeti’nden, Karaçay Çerkes Cumhuriyeti’nden ve Kıyı Şapsığ Bölgesi gibi farklı yerlerden gelmiş olan toplam 100 genç katılım sağlamıştı. 7 gün sürecek olan kamp programını okuduğumda; sabah spor egzersizleriyle başlayan gün, kahvaltı ve sonrasında konserler, yazarların söyleşileri, Aşemez halk dansları ekibinin gösterileri, Adıgey Tv’nin değerli spikerleriyle söyleşiler, Şelaleler’e doğru yapılacak doğa yürüyüşleri, müze ziyaretleri ve daha sayamadığım birçok aktivite gözüküyordu. Türkiye’den katılan grubun haricindeki bütün gençler Çerkesçeyi sorunsuz konuşuyorlardı ve kendi aralarında hemen kaynaştılar. Bizim gençlerimiz Adıgece Çerkesce bilmemeleri nedeniyle adaptasyonda biraz zorlansalar da sonrasında etkileşime geçtiler. Programlar dolu dolu geçiyor, Xabzeyi Adığağeyi Adığabzeyi doya doya yaşıyorduk kamp programında. Otelin hemen yanında akan Şhagoaşe Irmağı adeta yorgunluk terapisi uyguluyordu sesiyle ve görüntüsüyle. Otelin restorant kısmı hem hijyenik hem damak tadımıza uygun yemekleriyle bütün öğünlerde çok güzel hizmet sunuyordu.
Programın 5.günü hiç hesapta olmayan bir virüs(rota) dolayısıyla halsizlik yaşayan bazı katılımcılar oldu bu yüzden programın son 2 günü odalarımıza çekilip dinlenmeye geçtik. Program bitiminde ayrılma zamanı geldiğinde duygusal anlar yaşanmaya başlamıştı. Kısa ama dolu dolu geçen kamp süresince güzel dostluklar edinilmiş, kimse birbirinden ayrılmak istemiyordu. Gelecek sene yine yapılacak olan gençlik kampında bir araya gelmek üzere, en güzel temennilerle otelden ve kampın diğer katılımcılarından ayrılmıştık.
Otel programımız bittikten sonra Türkiye’den gelen grup olarak Maykop’ta gün daha geçirecektik. Burada Türkiye’den kesin dönüş yapıp Maykop’ta yaşamlarını sürdüren birçok kişiyle hasbihal etme fırsatımız oldu. Geri dönüşle ilgili olumlu tecrübe ve düşüncelerini bizlerle paylaştıklarında Mafehable Köyünde kendimizi arsa sorar halde bulduk Gençlerimize gezi ve eğlence ağırlıklı Maykop şehir programı iyi gelmişti. Bir gencimizin (Kuban) doğum günü Maykop’ta kaldığımız zamana denk gelince doğum gününü Xekude kutlama şansını elde etmiş oldu.
Akşamları Maykop Parkta bir bankta otururken önümüzden geçen ailelerin kendi aralarındaki konuşma dilinin Çerkesçe olması, gittiğimiz kafede yan masadakilerinde arka masada oturanlarında sürekli Çerkesçe konuşması bizleri hem sevindirmişti hem de heyecanlandırmıştı. Çerkescenin sadece evde değil sokakta da konuşulması Maykop’a olan sevgimizi daha da arttırmıştı.
Çok güzel anılar biriktirerek döndüğüm Xeku programına katılmamıza imkan tanıdığı için Adıge Xase ve KAFFED yöneticilerine hepimiz adına teşekkür ederim.