Diller Dünyamızın Zenginliğidir

Bir dil sadece onu kullanan halkın değil, bütün insanlığın ortak mirasıdır. Diller, ortak yanları ile kardeşliğin, farklı yanları ile zenginliğin işaretlerini taşırlar.

Son iki yüzyıl içinde insanlık, bilimde, teknolojide ve zenginlikte olağanüstü bir ilerleme yaşarken; farklı dillerin giderek hızlanan yok oluşu ile kültürel bir gerilemeye tanıklık etmektedir.

Bu çelişkili durumun pek çok farklı nedeni bulunmaktadır. Birkaç istisna ülke dışında günümüzde, çoğunlukta olanlar, diğer halkların kültür ve dillerini yok saymakta, hatta birçok durumda tehdit olarak görmekte veya adil bir kamusal desteği sağlamamaktadır.

Birçok dil, yaygın öğrenim sisteminden dışlanma, kitle iletişim araçlarında şans bulamama ve küresel yaşam tarzının giderek herkes için aynılaşması gibi nedenlerle hızla yok olmaktadır. Türkçe gibi ulusal resmi diller dahi küreselleşme ile yaygınlaşan bir kültürel erozyonla mücadele etmek zorunda kalmaktadır. Türkçe’nin resmi dil statüsünde olmadığı, azınlık dili olduğu ülkeler ile gurbetçilerimizin yaşadığı ülkeler de ise daha büyük sorunlar yaşanmaktadır. Buna karşı güçlü bir yerel yaklaşımın ülkemizdeki tüm dilleri şemsiyesi altına alabilecek şekilde oluşturulmasını önemli bulduğumuzu belirtmek isteriz.

Dünya Anadili Günü, olumsuz önyargıları yıkmak, dillerin insanlığın ortak bir hazinesi olduğunu hatırlatmak ve korunmasına vurgu yapmak için özel bir öneme sahiptir.

Türkiye’de de özellikle Avrupa Birliği uyum süreci çerçevesinde, bu alanda birçok önemli reforma imza atılmıştır. Federasyonumuzun gayretleri ile kurulan Düzce Üniversitesi Çerkes Dili ve Edebiyatı Bölümü üç yıldır lisans  mezunları vermekte ve doktora düzeyinde  eğitimlere başlamış bulunmaktadır. Erciyes Üniversitesi Çerkes Dili ve Kültürü de lisans düzeyinde öğrenci kabul ederek eğitime başlamıştır. Yine Federasyonumuzun girişimi ve desteği ile Boğaziçi Üniversitesinde yıllardır  Adıgece ve Abazaca dersleri verilmektedir.

Milli Eğitim Bakanlığı nezdinde yürüttüğümüz çalışmalar sonucu, 2012 yılından itibaren orta öğrenimde seçmeli dersler arasına giren Adıgece ve Abazaca dil dersleri için komisyonlarımız tarafından öğretim kitapları ve CD’ler hazırlanmış, bu yıl Düzce ilimizde 3 sınıf, Kayseri ilimizde ise 2 sınıf açılmıştır. Ortaöğretim bünyesindeki seçmeli derslerin yaygınlaştırılması için Anadili Komisyonumuz koordinatörlüğünde çalışmalar devam etmektedir.  Hayat boyu öğrenim Genel Müdürlüğü ile yaptığımız çalışmalar sonrasında, Halk Eğitim Merkezleri programlarına Adıgece ve Abazaca modülleri eklenmiştir. Derneklerimiz bünyesindeki kurslar bu destekten yararlanabilmektedir. Rusya Bilim Merkezi ile işbirliği içerisinde anavatan üniversitelerine öğrenci gönderme çalışmalarımız her yıl olduğu gibi bu yıl da devam ediyor.

Ancak tüm bunların yeterli olmadığı açık. Geçmişte köylerde bir ölçüde korunabilen dil, kentleşme ve küreselleşme karşısında büyük ölçüde korunaksız kalmıştır. 2018 yılı bu yetersizlikler hakkında önce bir farkındalık yaratmak, ardından da hep birlikte çözümler üretebilmek adına  KAFFED  tarafından “Anadili Yılı” ilan edilmişti. Anadilimizin yaşatılması yönündeki gayretlerin daha da yoğunlaştırılması,  bu çerçevede gerek geçmiş çalışmaların sonuçlandırılması, gerek yeni stratejilerin ve çalışmaların ortaya konması yönünde  çalışmalar yapmak üzere Federasyonumuz bünyesinde oluşturulan Anadili Komisyonu çalışmalarını sürdürmektedir.

Bütün bileşenleriyle Federasyonumuz yasalar ve ekonomik olanaklar çerçevesinde, mevcut araçları geliştirmeye devam edecektir. Yasalarımızın ve kamusal uygulamalarımızın Çerkesce (Adıgece), Abazaca, Osetce, Çeçence ve Dağıstan dillerinin korunması yönünde daha ileri götürülmesi, kurumsal ve yasal güvencelerin geliştirilmesi, MEB deki seçmeli derslerin etkinliğinin artırılması, TRT’de Çerkesce yayın yapacak bir kanal açılması taleplerimizin takipçisi olmaya devam edeceğiz.

Eğer toplumumuzda anadilimizi korumanın asıl yolunun; anadilini bir hak olarak çekinmeden talep etmek ve her durumda savunmaktan geçtiği fikri uyandırılabilirse; bu da en büyük kazanımımız olacaktır.

Tüm dünya dillerini hep birlikte koruyalım...

Kafkas Dernekleri Federasyonu

 

 

(*)Uluslararası Anadili Günü Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Genel Kurulu tarafından 17 Kasım 1999'da 21 Şubat olarak açıklanmıştır. Uluslararası Anadili Günü'nün asıl adı Anadili Hareketi Günü'dür. Bu gün Bengal Dili Hareketi için Bangladeş polisi ile çatışan Bangladeşli üniversite öğrencilerinin öldürülmesinin yıl dönümü olarak anılmaktadır. İlk kez 2000 yılında, dünya çapında kültürel çeşitliliği ve çok dilliliği desteklemek amacıyla “Dünya Anadili Günü” etkinlikleri düzenlenmeye başlandı. UNESCO’nun yaptığı ‘Tehlike Altındaki Diller Dünya Atlası’ çalışmasına göre, dünyadaki 6000’den fazla dilin 2500’ü yok olma tehlikesi ile karşı karşıya. Gerekli önlemler alınmadığı takdirde 21. yüzyılda insanlığın konuştuğu dillerin % 90’ından fazlasının yok olacağı. 30’dan fazla dilbilimcinin çalışmalarıyla ortaya çıkan atlasa göre ise Türkiye’de konuşulan 15 dilin de tehlike altında olduğu bir gerçektir.


nan



Kaffed

Share