İstanbul/Kartal ve Kocaeli'den sonra Eskişehir'de de yerel yönetimlerin katkılarıyla Çerkes Soykırımı ve Sürgünü Anıtı açıldı. Özverili çalışmaları ile anıtın açılmasını gerçekleştiren Eskişehir derneğimize şükranlarımızı sunuyoruz. İnsanlık tarihinin en büyük trajedilerinden biri olan Çerkes Soykırımı ve Sürgünü'nün unutulmaması ve bu gibi trajedilerin bir daha yaşanmaması için bu acının yaşandığı her yerde benzeri çalışmaların yapılmasını diliyoruz.
Eskişehir Kuzey Kafkas Kültür ve Dayanışma Derneği tarafından "21 Mayıs 1864 Çerkes Soykırımı ve Sürgünü Anıtı" Sazova Bilim ve Kültür Parkı'nda düzenlenen törenle açıldı. Yoğun katılımın olduğu anıt açılışında hüzün ve gözyaşı hakimdi.
1763-1864 yıllarındaki Rus-Kafkas savaşları, tarihin en kanlı savaşlarından biri olarak kayıtlara geçti. 101 yıl süren savaşlarda 500 binden fazla Kafkasyalı hayatını kaybederken, savaş sonunda yüz binlerce Çerkes ana vatanını terk etmek zorunda kaldı. Yaşanan vahşeti gözler önüne sürmek isteyen Eskişehir Kuzey Kafkas Kültür ve Dayanışma Derneği "21 Mayıs 1864 Çerkes Soykırımı ve Sürgünü Anıtı" açtı. Eskişehir Kuzey Kafkas Kültür ve Dayanışma Derneği tarafından derneğin kuruluşunun 50. yılına özel gerçekleşen anıt açılışına Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Gündoğan, Eskişehir Kuzey Kafkas Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Cihan Ertok, eski dernek başkanları ve çok sayıda vatandaş katıldı.
ANITI AÇMAK BİZE NASİP OLDU
Açılışta konuşan Dernek Başkanı Cihan Ertok, "Proje 2009 yılında gündeme geldi. O dönemki yönetim bir anıt yapılması için girişimlerde bulunmuş ancak çalışma yarım kalmıştır. Bizden önceki yönetim ise yine anıtın yapılmasını gündeme taşıdı. Bir önceki dönem başkanımızla bu konuyu konuştuk. Yer için arayış içine girdik. Bir bütçe çıkardık ama o dönem çok hazırlıksız yakalandık. 50. yıl olması sebebiyle bu dönem anıt için start verip bir bütçe hazırladık. Büyüklerimiz, işadamlarımız onlarda bize yardımcı oldular. 50. yılda bu anıtı yapmak bize nasip oldu" dedi.
TÜM KAFKASYA'NIN ORTAK SEMBOLÜDÜR
Anıtın yapımını üstlenen Heykeltıraş Nuh Açın anıtın tüm Kuzey Kafkas kültürünün ortak sembolü olduğunu ifade ederek, "Dernek başkanımız bana ulaştı. Projelerini anlattılar. Çok takdir ettim. Bir adım atarlarsa, ikinci adımı atmaya hazırım. Çok kısa zamanda anıtı yetiştirmeye çalıştım. Anıt, tüm Kuzey Kafkas kültürünün ortak sembolüdür. Hepsinde Çerkesya vardır. Hepsinin adı çerkesdir. Tüm Kuzey Kafkasyalılar aynı acıyı yaşamışlardır. Bu anıtla birlikte geçmişi unutmayız" diye konuştu.
ESKİŞEHİR'E YAKIŞAN ANIT
Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Gündoğan ise, "Anıtın burada olması bizim için de Anadolu Üniversitesi için de büyük anlam taşıyor. Anadolu Üniversitesi Türk Dünyası Bilim ve Kültür Merkezimiz hemen bu anıtın yanında. Sayın Kültür ve Turizm Bakanımız Nabi Avcı'da vakıf arazisinde olan bu alana bu anıtın kurulması noktasında vakfa ve derneğe izin vermesi açısından çok önemli bir hizmet sundu. Gerçekten Türk Dünyası Kültür Başkenti olan Eskişehir'e yakışan bira anıt oldu" dedi.
ESKİŞEHİR KARDEŞLİK ŞEHRİDİR
"Eskişehir'i Eskişehir yapan da göçmen kültürüdür" diyen Gündoğan, "Eskişehir bir sevgi, bir hoşgörü kenti ise o sevgi ortamının oluşmasında Kafkaslardan göçen, Balkanlardan göçen, Kırımdan göçen ve burada buluşan, kardeşlik içinde yaşayan halkların yarattığı şehirdir, Eskişehir. Eskişehir, Türkiye'nin gözbebeği şehri haline gelmişse uzak diyarlardan sürgün edilen, göçe zorlanan bu mazlum halkların buluşma noktasında mekan olmasında kaynaklanmaktadır" şeklinde konuştu.Konuşmaların ardından anıtın açılışı gerçekleşti ve anıta kırmızı karanfil bırakıldı.
Kaynak: Eskişehir Yenigün Gazetesi
p>{gallery}haber/federasyon/2017/Eskisehir{/gallery}
nan
Kaffed