Rusya Federasyonu Anayasa Değişikliği Hakkında

Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Putin, 15 Ocak 2020 günü yaptığı açıklamada Anayasanın değiştirilmesi çağrısında bulundu. Değişiklik önerileri Devlet Başkanlığı tarafından kısa sürede hazırlandı ve 10 Mart günü Rusya Federasyonu Parlamentosu alt meclisi Duma’da yapılan üçüncü tur görüşmelerde son halini aldı. Taslağın pek fazla değişmeden Federasyon Meclisi’nde de kabul edilmesi ve 22 Nisan günü halkoyuna sunulması bekleniyor. [1]
 
Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra Rusya Federasyonu Anayasası 1993 yılında kabul edildi. Son değişiklikler 1993 yılından beri önerilen en kapsamlı değişiklik olarak niteleniyor. 
 
Anayasanın 14 maddesinde değişiklik öneren ilk taslak, emekli maaşlarının endekslenmesi ve asgari ücretin asgari yaşam standardının altında olmaması gibi sosyal politikaya ilişkin konular ile yasama, yargı ve yürütme organlarının işleyişine ilişkin değişiklikler içeriyor (örneğin üst düzey devlet görevlilerinin sadece Rusya Federasyonu vatandaşı olması ve belirli süre Rusya’da ikamet etmesi gibi). Değişiklikler arasında en çok ilgi çeken, devlet başkanının en fazla iki dönem seçilebilmesi ve uluslararası anlaşmaların “Rusya Federasyonu vatandaşlarının özgürlüklerini kısıtlamadığı sürece geçerli olması” gibi değişiklikler oldu. 
 
Mevcut yasalara göre bir kişinin kaç defa devlet başkanı seçileceği konusunda bir kısıtlama yok, sadece “en fazla iki dönem üst üst devlet başkanı” olabileceği koşulu var. Putin de iki kez üst üste seçildikten sonra Medvedev bir dönem Rusya Federasyonu devlet başkanı seçilmiş, ardından Putin tekrar devlet başkanı olmuştu. Putin dördüncü dönemini 2024’de tamamlayacak, bu nedenle yeni değişiklik önerisinin kabul edilmesi hem Putin’in yeniden aday olmasını, hem de bundan sonra herhangi bir kişinin Putin gibi ara verdikten sonra tekrar devlet başkanı seçilmesini engelleyecek. Moscow Times haberine göre Duma’daki görüşmeler sırasında iki dönem devlet başkanlığı koşulunun referandumdan sonra geçerli olması önerildi. Putin, Anayasa Mahkemesi’nin onaylaması durumunda bu önerinin uygulanabileceğini söyledi. Önerinin kabul edilmesi durumunda Putin 2024’den sonra 2036’ya kadar iki dönem daha devlet başkanı seçilebilecek [2]
 
Anayasa değişikliği tasarısı hazırlanırken, Duma’daki Mevzuat Komitesi’ne yaklaşık 400 değişiklik teklifi geldi, bunların yaklaşık yarısı işleme alındı. Bu süreçte Devlet Başkanlığı’nın girişimi ile Anayasa’nın 67, 68 ve 69. maddelerinde de değişik önerileri kabul edildi. 
 
Rusya Federasyonu Anayasası’nın 67. maddesi devletin egemenliğine ilişkin. Bu maddeye  yapılacak ekler ile i) Rusya Federasyonu’nun SSCB’nin yasal halefi olduğuna, ii) Rusya Federasyonu’nun 1000 yıllık tarihine ve Tanrıya olan inanca, iii) Anayurt savaşının (İkinci Dünya Savaşı) önemine ve iv) çocukların (yurtsever) eğitimine vurgu yapılıyor. 
 
Anayasası’nın 68. maddesi Rusçanın devlet dili olduğunu, Federasyondaki cumhuriyetlerin kendi devlet dillerini belirleme hakkı olduğunu, cumhuriyetlerdeki kamu kuruluşlarında her iki dilin kullanılacağını, Rusya Federasyonu’nun tüm halklarının dillerini koruma ve geliştirme hakkını güvence altına alacağını belirtiyor. Değişiklik önerisi yine Rusya Federasyonu’nda devlet dilinin Rusça olduğunu önemli bir faklılıkla vurguluyor. Öneriye göre, “Rusya Federasyonu genelinde devlet dili, Rusya Federasyonu’nun eşit halklarının çok-uluslu birliğinin bir unsuru olan, devleti-kuran halkın dili Rusçadır.” Burada “devleti-kuran halk” (“государствообразующего народа”) ifadesi aslında Rus halkının “eşitler arasında daha eşit” olduğunu vurguluyor. 
 
Anayasanın 69. maddesi “yerli küçük halkların” (“коренных малочисленных народов”) haklarının evrensel ilkelere ve uluslararası anlaşmalara uygun şekilde korunacağını söylüyor.  Bu maddeye “Devlet Rusya Federasyonu’ndaki tüm halkların ve etnik toplulukların kültürel kimliğini korur ve etno-kültürel ve dilsel çeşitliliğin güvence altına alır” ve “Rusya Federasyonu yurt dışında yaşayan soydaşların haklarını savunmasına ve Rusya-genelindeki kültürel kimliklerini korumasına destek olur” şeklinde iki cümle eklenmesi öneriliyor.
 
Kabardey Balkar Beşeri Araştırmalar Enstitüsü araştırmacıları yayınladıkları bir bildiri ile Anayasada “devleti-kuran halk” tanımının federalizm ilkelerine, insan hak ve özgürlüklerine ve halkların kendi kaderini tayin hakkına karşı olduğunu; Rusya Federasyonu’ndaki istisnasız tüm halkların devleti-kuran halk olduğunu; yurtdışındaki soydaşların korunmasına ilişkin maddenin de “Rusya-geneli kültürel kimliğe” (общероссийской культурной идентичности) yaptığı referans ile milyonlarca Çerkes, Kalmuk, Tatar ve diğer halkları dışladığını açıkladılar.[3]
 
1993’de halkoyu ile kabul edilen Rusya Federasyonu Anayasası’nın ilk cümlesi devletin meşruiyetini “Biz, Rusya Federasyonu’nun çok-uluslu halkı...” diyerek Rusya Federasyonu’ndaki tüm halklara dayandırmakta, halkların kaderini tayin hakkı ve eşitliğine vurgu yapmaktadır. Anayasanın 65 maddesi de Rusya Federasyonu’nu oluşturan cumhuriyetleri ve bölgeleri tanımlamaktadır. Bu koşullar altında devlet dili tanımlanırken Rusçanın “devleti-kuran halkın” dili olarak tanımlanması, federalizm ilkeleri ile çelişmektedir.
 
Notlar
div>
[1] Taslak, öneriler ve yasal süreç hakkında ayrıntılı bilgi Duma web sitesinden temin edilebilir: https://sozd.duma.gov.ru/bill/885214-7
div>
[2] (Evan Gershkovich, ‘President for Life’: Putin Opens Door to Extending Rule until 2036, Moscow Times, 10 Mart 2020 [https://www.themoscowtimes.com/2020/03/10/president-for-life-putin-opens-door-to-extending-rule-until-2036-a69576].
div> div>
nan



Erol Taymaz
)
Share