Kafkas Dernekleri Federasyonu (KAFFED) tarafından 22-23 Ağustos tarihlerinde Kapadokya’da çeşitli şehirlerdeki derneklerin gençlik komisyonlarının ve üniversite Kafkas öğrenci toplulukları (ÜNİKAF) gruplarının temsilcilerinin katıldığı bir “Gençlik Çalıştayı” düzenlendi. Çalıştayın amacı Çerkes toplumunun yaşadığı sorunları konuşmak ve bunlara çözüm önerileri bulmaktı.
Öncelikle böyle bir amaçla toplanmış bir Çalıştay’da biz gençlere söz verilmesi ve derneklerin yanı sıra toplumumuzu üniversitelerimizde temsil eden ÜNİKAF gruplarının da davet edilmesi bizleri mutlu etmiştir. Çalıştayın ilk gününde de konuşulan dernekler ve ÜNİKAFlar arasında yaşanan bazı sorunlar İstanbul’dan gelen dernek ve ÜNİKAFları hem şaşırtmış hem de üzmüştür. Birçok derneğin, kaf grubunun, vakıfların ve çeşitli federasyonların bulunduğu kalabalık bir şehirde bizler hiçbir zaman bir ayrıma gitmemiş aksine etkinliklerimizde her zaman birbirimizi davet etmiş ve desteklemişizdir. İstanbul’da hal böyleyken tek derneğin, ÜNİKAF topluluğunun bulunduğu şehirlerimizde böyle ayrımlara girilmesi hem bizlere zarar verir hem de derneklerdeki ve ÜNİKAF gruplarındaki insanları böyle etkinliklere katılmaktan soğutur.
ÜNİKAF grupları bizleri üniversitelerde temsil eden Çerkes olsun veya olmasın herkese dilimizi kültürümüzü tanıtmaya ve anlatmaya çalışan, şimdiye kadar da birçok güzel işe imza atmış, toplumumuz ve geleceğimiz için önemli topluluklardır. Üniversitelerde olduğu gibi iş hayatında, hayatımızın farklı alanlarında da bu şekilde örgütlenebilme, hem bizleri daha da birbirimize yakınlaştıracak hem de daha çok insana ulaşmamızı sağlayacak ve dolayısıyla daha büyük işlere imza atabilmemizi sağlayacaktır.
Derneklerimizde yapılan dans ve müzik faaliyetlerinin yanı sıra Çalıştay’da da bahsedildiği gibi bilimsel olarak dilimizi ve tarihimizi öğrenme, koruma ve geliştirme konularında akademik düzeyde hazırlanacak tez çalışmaları veya daha farklı projelerle bizleri yarınlara taşıyacak, dilimizi ve kültürümüzü kaybetme korkusunu yaşatmayacak etkinlikler yapılması gerekmektedir. Derneklerin bu etkinliklerdeki en büyük rolü de gençlerimizi büyüklerimiz ile bir araya getirecek, bizleri örgütleyecek kurumlar olmasıdır.
Dernek gençlik komisyonlarının ya da derneklerimize sıkça giden gençlerimizin de derneklere girmeye yeni başlayan, büyüklerimizin yanında kendini ifade ederken yanlış bir şey söyleme korkusuyla çekinen arkadaşlarımıza daha sıcakkanlı bir şekilde yaklaşıp yapılan yeni etkinliklere dahil ederek toplumumuza kazandırmak için elinden gelen her şeyi yapması gerekmektedir. Bu durum hepimizin yaşadığı, bizzat yaşamasak bile çevremizden sıkça duyduğumuz artık aşılması gereken önemli bir problemdir.
Bunların yanı sıra Çalıştay’da da önemli bir başlık olan ve belki de geleceğimiz için en büyük ve önemli konu olan anavatanla ilişkiler konusunda güzel fikirlerin önerildiğini düşünüyorum. Anavatana yapılan kampların ve gezilerin yanında üniversitede okuyan ve ekonomik özgürlüğüne henüz kavuşmamış gençlerimizin anavatana gidebilmesi adına şu anda farklı ülkelere yapılan ve revaçta olan “Work and Travel” programlarının düzenlenmesi, yine her üniversite öğrencisinin yaptığı “Erasmus” programlarının yapılması belki uzun vadede gerçekleşecek yapılması bizleri zorlayacak ama etkilerinin de çok büyük ve yararlı olacağını düşündüğümüz programlar olacaktır. Hem anavatanı görmek,hem dilini geliştirmek hem de geri dönüşlerin artması için oradaki insanlarımızla iletişime geçebilmemiz, iş hayatına daha rahat girebilmemiz ve orada yaşayabilmek için gerekli şartları sağlayabilmemiz için çok yararlı ve işlevsel olacaktır.
Artık yapılacak planların çağın gereklerine uygun, daha büyük ve daha geniş kitlelere hitap etmesi gerektiğini düşünüyorum. Yazıyı yazarken de fark ettim ki iki gün sürse de bu süre bizlere yetmedi bu yüzden böyle güzel toplantıların, çalıştayların çok daha sık yapılmasını temenni ediyorum. Çeşitli konularda farklı fikirlere sahip olsak da bunları tartışıp, konuşarak halledebileceğimize inanıyorum.
Hangi konuda olursa olsun büyüğümüzle ve gencimizle düşündüğümüz fikirleri birbirimizle konuşmak, birbirimizi dinlemek ve en önemlisi fikir ayrılıkları yaşasak da sorunlarımızın, derdimizin ve davamızın ortak olduğunu, birbirimize ihtiyacımızın olduğunu unutmamız gerekiyor.
Her zaman söylediğimiz gibi “Birlikteysek Güçlüyüz”.
nan
Gözde Duman