İskenderun Kafkas Kültür Derneği’nden Müfredat Açıklaması

İskenderun Kafkas Kültür Derneği, Milli Eğitim Bakanlığının, Ortaokullarda Çerkesçe`nin (Adıge) seçmeli ders eğitiminde uygulanan müfredatta, Kafkasya`da 80 yıldır kullanılan resmi Kiril albasesinin dışında Adige Dil Derneği tarafından Latin harflerle hazırlanan ikinci bir müfredatı kabul etmesini eleştirdi.

Derneğin gençlik kolları başkanı Muhammet Murat Erdem, "İçine düşürüldüğümüz durum; Osmanlıca`yı Latin harflerle öğretmene benzer bir durumdur" dedi. Dernek başkanı Sabiha Tokmak da kentte 300'e yakın Çerkez'in yaşadığını söyledi.

"Osmanlıca'yı Latin harflerle öğretmene benzer bir durum"
MEB müfredatı ve uygulamalarında her dersin tek müfredatı ve tek alfabesi olduğunu anlatan Erdem, İskenderun Milli Eğitim Müdürlüğü önünde yaptığı açıklamada, latin harflerle hazırlanan ikinci müfredatın 25 Şubat 2015 tarihinde bakan tarafından imzalanarak, Tebliğler Dergisinin nisan sayısında yayınlanıp, yürürlüğe girdiğini ifade etti. Erdem, şunları söyledi: "Bir dil dersinin değil, nakış dersinin bile tek bir müfredatı vardır. Ancak bugün bakanlık tarihinde bir ilk yaşanmış ve ortaokullardaki Çerkes (Adıge) dili seçmeli dersinin iki ayrı müfredatı ve iki ayrı alfabesi olmuştur. Bu durum MEB`in 'eğitim programı tekniklerine' aykırıdır. Şimdiye dek özenle korunan 'müfredatta birlik ilkesine' aykırıdır. Bu müfredatın kabul edilmesi, yürütmeye aykırıdır ve hukuki açıdan bir dava konusudur. Bu müfredatın kabul edilmesi bilimselliğe aykırıdır. Dünya üzerinde konuşulan her bir dilin farklı harf ve sembollerle hazırlanmış resmi alfabeleri vardır. Bir milletin resmi dili, yasal ve bilimsel açıdan kendi resmi alfabesi ile öğretilmelidir. Hali hazırda kullanılan müfredat, resmi kiril alfabesi ile hazırlanmıştır. Bakanlık tarafından yeni kabul edilen müfredat ise latin harfleriyle hazırlanmıştır. Latin alfabeli müfredatın kabul edilmesi, bakanlığın ismindeki 'Milli' ifadesine dahi aykırıdır. Mecbur bırakıldığımız bu durum; Bulgaristan veya Yunanistan`da yaşayan Türk'lere Türkçe'yi resmi latin alfabesi yerine, Kiril alfabesi veya Yunan alfabesi ile öğretmeye zorlamak ile benzer bir durumdur. İçine düşürüldüğümüz durum; Osmanlıca'yı Latin harflerle öğretmene benzer bir durumdur. MEB yetkililerine soruyoruz; sadece belki daha kolay öğretilir diye Osmanlıca dersi için Latif harflerle hazırlanmış müfredatı kabul eder misiniz? Sadece öğrencilerin bildiği harflerdir diyerek, Arapça`nın öğretiminde Latin harflerle hazırlanmış bir müfredatı kabul eder misiniz? Resmi alfabesinden farklı olan bir alfabe ile dili öğretmeye çalışmak, o dile, o dilin sahibi olan millete yapılan bir saygısızlık değil midir?"

p>

İptal edilmezse yargıya gidecekler
Erdem, seçmeli Adıge Dili dersinin Latin alfabesiyle müfredatın uygulamaya başlamasının, kitapların basımı ve dağıtımı için fazladan emek, zaman ve maddi kaynağın harcanmasını; okul idarelerinin iki ayrı müfredat ve kitap için iki ayrı öğretmen ve sınıf temin etmek zorunda kalmasını; dersi seçme konusunda çekincesi olan veli ve öğrencilrin önünede `iki ayrı alfabeden birini seçmek` gibi yeni bir çekince konulmasını getireceğini söyledi.
Latin harfli müfredat seçiminin Adıge dili eğitimine vurulmuş bir darbe ve dillerine karşı yapılan bir salotaj olarak niteleyen Erdem, MEB'i kararını geri çekmeye ve müfredatın uygulanmasını iptal etmeye çağırdıklarını belirtti. Erdem, "Aksi takdirde Türkiye`de yaşayan Çerkeslerin en örgütlü kuruluşu olan Kafkas Dernekleri Federasyonu, üyelerimiz arasında adeta infial uyandıran söz konusu müfredatın yürütülmesinin durdurulması ve idari işlemin iptal edilmesi için her türlü hukuksal yola başvuracaktır" dedi.

p>

Kaynak: İskenderun Ses

p>
nan



Kaffed

Share