KAFFED Tek Başına mı Yürüyor?

MERZİFON KAFKAS KÜLTÜR DERNEĞİ son Genel Kurulunda 14 e kaşı 11 oy ile KAFFED den ayrılma kararı aldı. YENİ YÖNETİM KURULU’NUN ayrılma kararı ile ilgili olarak kamuoyuna sundukları gerekçe ciddi ithamlar içeriyor. Öncelikle 11’e karşı 14 oyla alınan bir karar ile ilgili olarak, yönetim makamına gelenlerin, açıklama yaparken kendileri ile aynı fikirde olmayan 11 üyelerinin görüşlerini de yansıtmaları gerekirdi diye düşünüyorum. Açıklama sanki Merzifon Derneği’nin tüm üyelerinin fikrini yansıtıyor havasında hazırlanmış. Bu açıdan yeni yönetimin demokrasi anlayışının değişik olduğu anlaşılıyor. Oldukça düşündürücü. Ne diyor yeni yönetim ayrılma gerekçesi olarak 1- “KAFFED Çerkes toplumunun genelini ilgilendiren; 21 Mayıs Etkinlikleri, Anadilde Eğitim, Suriye’li Soydaşlarımıza Yardım ve Soçi Olimpiyatları gibi konularda kendi teşkilat yapısı dışında kalan hiçbir kurum, kuruluş, grup, form ve oluşumlarımızla birlikte ortak bir irade ortaya koyarak hareket etmemiş ve bu konuda hiçbir girişimde de bulunmamıştır.” Öncelikle ve önemle belirtmek gerekir ki ; KAFFED 61 sivil toplum kuruluşunun oluşturduğu çatı örgüt. Tüm kararlarını bu örgütlerin başkanları ile yapılan Başkanlar Kurulu ve sonrasında tüm bölgelerden katılım ile oluşan Yönetim Kurulu kararları ile alıyor. Bunun dışında KAFFED tarafından son 2 yıl içinde en az 4 Ortak akıl toplantısı yapıldı, bu toplantılara KAFFED dışındaki informal gruplar, Çerkesler dışındaki sivil toplum örgütleri davet edildi. Toplantı sonuçları KAFFED’in internet sayfasından yayınlandı. Son yılarda yapılan KAFFED genel kurulları 2 gün olarak organize edildi. İlk gün sınırsız şekilde herkese açık ve herkese söz hakkı tanınan toplantılar yapıldı. Bu toplantılara KAFFED muhalifi gruplar da katıldı ve kendilerini rahatlıkla ifade edebildiler. Yeni anayasa ile ilgili bölge halk toplantıları yapıldı, talepler ile ilgili toplumumuzdan görüşler alındı ve bu görüşler derlenerek TBMM’ye sunuldu ve halen 80 sivil toplum kuruluşunun oluşturduğu bir ağa dahil olarak çalışılmaya devam ediliyor. 21 Mayıs ile ilgili etkinlikler konusunda her dönem yaşanan tartışmalar yine yaşandı, İstanbul’da tüm grupların katıldığı toplantılar yapıldı, mutabık kalınamayınca KAFFED tüm gruplara açık olarak kendi organizasyonunu başarıyla gerçekleştirdi. Soçi Olimpiyatları ile ilgili tüm bağlı derneklerinden görüş topladı ve bu görüş talep yazısı Merzifon derneğine de gönderildi. Anadilde eğitim konusunda ilk talep resmi olarak KAFFED tarafından yapıldı. Bu konuda uzmanlardan oluşan bir kurul müfredat ve materyal çalışmasını tamamladı. Bölgelerde olağanüstü çaba gösterilerek azda olsa sınıf açılması sağlandı. Bu sınıflarda halen KAFFED’in hazırladığı ve Talim Terbiye Kurulu tarafından onaylanan müfredat okutuluyor. Bunun yanı sıra tümüyle KAFFED’in çabaları ile 2 üniversitede Adıgabze bölüm açıldı ve 2 Üniversitede de bölüm açılmak üzere. KAFFED anadil çalışmalarının ANAVATAN’dan kopuk yapılamayacağına inanıyor. Dilin kaynağı olan ANAVATANda kullanılan alfabeden farklı bir alfabe ile yol almanın mümkün olmadığı ortada ve KAFFED çalışmalarını bu gerçeğin ışığında devam ettiriyor. Anavatanda Kiril alfabesi kullanıldığı sürece diasporada da Kiril alfabesinin kullanılması kaçınılmaz. Bunu söylerken KAFFED’in bağnazca KİRİL alfabesini savunduğunu anlamamak gerekir. KAFFED sadece Anadilin yaşatılması ile ilgili hayati önem taşıyan Alfabe konusunun ANAVATAN ile ayrışarak çözülecek bir konu olmadığını, bu konudaki tüm kararların ANAVATAN ile müşterek şekilde alınması gerektiğini savunuyor. KAFFED bunun yanı sıra Anadilin öğretilmesi noktasında iyi niyetle çaba sarfeden tüm kurum ve kişilerinde yanında ve destekçisi. Suriyeli soydaşlarımıza yardım konusunda en geniş kapsamlı ve katılımlı kampanya KAFFED tarafından düzenlendi. Bu kampanya ya iyi niyetli ve reklam peşinde olmayan tüm KAFFED dışı gruplarda katkı koydu ve koymaya da devam ediyor. KAFFED tüm bu faaliyetlerinde herkesin, her kesimin desteğini ve katılımını talep etti. Yapılan tüm icraatlar ve alınan tüm kararlar en şeffaf şekilde toplumla paylaşıldı. Şimdi bu gerçekler karşısında, Merzifon derneği yönetim kurulunca yapılan açıklamada kullanılan (yukarıya aktardığım) ifadeler hangi izan ve vicdan ile kullanılır anlamam mümkün değil. Anladığım tek şey ve bence tek gerçek görevlendirilmiş piyonların beyhude çabaları. 2- “KAFFED bütün sivil toplum örgütlerimize diyalog kapılarını kapatmış, kendilerinin organize etmediği hiçbir faaliyete ve fikre sıcak bakmamıştır. KAFFED Çerkes Dünya’sındaki bu çekişme ve kavganın içinde bizzat taraf olarak durmuş ve yangına körükle gitmeyi tercih etmiştir. Maalesef bugün KAFFED ve DİĞERLERİ şeklinde bölünmüş, paramparça olmuş bir toplum haline geldik. Taşrada faaliyet gösteren biz Çerkesler bu çekişme ve kavgadan gerek kurum ve gerekse kişisel bazda çok zararlar görüyoruz. Diğer kurumlara mensup çok yakın arkadaşlarımız ve dostlarımızla dahi fikir üretemez, birlikte bir şeyler yapamaz ve paylaşamaz hale geldik. İster istemez kendimizi taraf olarak hissetmek zorunda kaldık ve kendi öz insanlarımızdan uzaklaşır olduk. Merzifon Derneği yönetim kurulu olarak KAFFED’in toplumumuzu bir kargaşa ortamına sürükleyen bu politikası içersinde yer almak istemediğimizden ve kurum içerisinde kalarak bu olumsuz gidişatın değiştirilmesi yönünde bir irade ortaya koymanın da KAFFED’in gerek ilkeleri ve gerekse söylemleri ışığında mümkün olmadığına inandığımızdan ayrılma kararı aldık.” Birazcık iyi niyet ve Çerkeslik ile ilgili birazcık kaygı taşıyan herkes, gücün birliktelikten doğacağını bilir. Eleştiri yaparken önce gerçekleri araştırır ve doğruya ulaşmak için eleştiri yapar. Yukarıda söylediğim gibi 61 ayrı şehir veya ilçede 61 ayrı dernek, 61 ayrı yönetim kurulu, 61 ayrı genel kurul, tartışarak, istişare ederek karar alıyor, fikir ve ülkü birliği içinde hareket ediyor. Bu kurumların çatı örgütü olan KAFFED attığı her adıma kendisine bağlı dernekler ile beraber karar veriyor. Merzifon Derneği’nin genel kurulundan daha 1 ay önde KAFFED Samsun’da Merzifon Derneği yöneticilerinin de katıldığı bölge dernek başkanları ile yönetim kurulu toplantısı yapıyor. Merzifon derneğinin genel kurulundan 3-4 ay önce KAFFED Yönetimi Merzifon Derneğini ziyaret edip sıkıntılarını ve taleplerini soruyor ve paylaşıyor. Yine Samsun’da geniş katılımlı bir bölge toplantısı yapıyor. Buna da Merzifon dernek başkan ve yöneticileri katılıyor. Ve tüm bu faaliyetler Federasyon sayfasından ve sosyal medyadan hatta Merzifon yerel yazılı basınından duyuruluyor. Haber yapılıyor. Sonra birileri çıkıyor. Bir genel kurulda 11’e karşı 14 oyla Merzifon derneğini KAFFED’den koparıyor ve ayrılma gerekçesi olarak da tümüyle gerçek dışı iddialar ortaya koyuyor. Vicdanı ve İzanı olan herkes Merzifon Derneği yeni yönetiminin ayrılma gerekçesi olarak ortaya koyduğu söylemin aslında KAFFED’in değil bizzat kendilerinin davranış tarzını anlattığını görür. “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz” demişler. 5 Ocak 2013 saat 15.00’de yapılan Suriye Çerkesleri’ne destek eylemine birçok konuda KAFFED’e muhalif olan Çerkesya Yurtseverleri grubundan arkadaşlarımız da destek verdiler. Bu eyleme KAFFED’e bağlı bütün dernekler katıldı. KAFFED’e bağlı olmayan ÖDEMİŞ Derneği katıldı. MERZİFON’un etrafında bulunan Samsun, Hamamözü, Çorum, Turhal, Tokat dernekleri katıldı. Neredeydi MERZİFON’un duyarlı yönetimi? Bu tavır kim ne derse desin iyi niyetli olarak nitelenemez ve bu işi yapanlar bana göre Çerkes halkının birlikteliğini istemeyen güçlerin piyonlarıdır. KAFFED; ilkeleri doğrultusunda yılmadan, yorulmadan, toplumundan aldığı güç ile ve iyi niyetli her Çekes ile birlikte yolunda yürümeye devam edecek... Merdi Kıptilerde her devirde olduğu gibi bu günde şecaat arz ederken sirkatlerini söylemeye devam edecek. Hasan SEYMEN
Share