Kurtuluş Savaşı kazanıldıktan sonra sıra iç hesaplaşmaya gelmiştir. Bu amaçla yeni kurulan cumhuriyetin otorite ve saygınlığının yurt içinde pekiştirilmesi ve yeni kurulan cumhuriyete karşı girişilmesi muhtemel eylemlere karşı önlem alınması düşünülmektedir. Ankara'da bu amaçla T.B.M.M.'nde 16 Nisan 1924 tarihinde ilk defa kapsamlı ve uzun süren bir toplantı yapılmış ve bu toplantıda bu listeye (150'likler listesi) girecek isimlerin saptanması ele alınmıştır. Bu liste hazırlanırken (ne yazık ki kişisel çekişmelerin ve düşmanlıkların sonunda) haksız yere ismi geçen kişiler, yanlış değerlendirmelerle ve esas listeye girmesi gerekenlerin dışında ikinci, üçüncü hatta hiç girmemesi gereken kişiler alınmıştır.
+''+150'likler Listesinin Hazırlanması:
24 Temmuz 1923 tarihli Lozan Antlaşması'nın koşullarından bir tanesi de bu listenin hazırlanmasıyla ilgilidir. Yeni cumhuriyet yönetimi her savaş sonunda olduğu gibi vatana ihanet edenlerin cezalandırılmalarını kesinlikle istemekte ve buna kararlı görünmektedir. Lozan'daki antlaşma ile bu listenin 150 kişiyi aşmaması kesinlikle kabul edilmiştir. Oysa İçişleri Bakanlığı'nın (Emniyet Genel Müdürlüğü) bu yolda hazırladığı liste 600 kişiyi kapsamaktadır. Ancak Lozan Antlaşması 150 kişi dışında bütün suçluların affını öngördüğünden bu 600 kişinin 150 kişiye indirilmesi işlemi yeni cumhuriyetin yöneticilerine büyük sorun yaratmıştır. Meclisin gizli oturumunda o dönemin meclis başkanı ve eski başkanlardan Fethi Okyar oturuma başkanlık etmekte, Avni Doğan ve Kütahya Milletvekili Ragıp Soysal da yazmanlık yapmaktadırlar. Oturumda ilk sözü, dönemin İçişleri Bakanı Ahmet Ferit Tek almış ve bu 600 kişinin 150 kişiye indirilmesinin güçlükleri karşısında izlenmesi gereken yolun ne olması gerektiğini sormuştur. Güçlükler başlıca Lozan Antlaşması'nın koşullarından kaynaklanmaktadır. Sonuçta ayıklanan liste 300 kişiye indirilmişse de bu da anlaşmalara aykırı görülerek 149 kişilik bir isim listesi üzerinde karar kılınmıştır. 150'likler adı verilen ve 23 Nisan 1924 tarihinde Bakanlar Kurulu ve T.B.M.M.'nin oturumunda saptanan bu listeye 1 Haziran 1924 tarihindeki kararla Köylü Gazetesi sahibi Refet Bey de eklenerek kesin şekliyle 150 kişi olarak kabul edilmiştir.
150'likler listesi adıyla yurt içinde oturmaları ve Türkiye'ye girmeleri yasaklanan kişilere ait yasa 26 Haziran 1938 yılında, 15 yıl sonra yürürlükten kaldırılmışsa da yurda dönen pek az kişi olmuştur.
150'likler Listesinin Düşündürdükleri:
Yukarıda da belirtildiği gibi bu liste önceleri 600, sonra 300 ve daha sonra da 150 kişi sınırında kalmıştır. Bu güne değin listeye isimleri yazılan 150 kişi dışında 600 ve 300 kişinin kimler olduğu, yani 150 kişi dışında kara listeye geçmesi düşünülenlerin isimleri hala açıklanmamış ve gizliliğini korumaktadır. Bu durum akla şu soruyu getirmektedir: Bu kişilerin kimlikleri hala önemli mevkilerde bulunan ve saygın olarak geçinen kimselere ait olduğu düşüncesiyle bir sır olarak gizli tutulmaktadır. Listeye giren 150 kişinin çoğunluğunu oluşturanlar da ikinci ve üçüncü sınıf suçlamalarla listeye alınmışlardır. Esas suçlanması gereken kişilerden Hıristiyan azınlıklara mensup olanlar, Avrupalı devletlerin Lozan'da anlaşmaya koydurdukları maddelerle bir çeşit dokunulmazlıklar kazanmaları nedeniyle, diğer bir bölümü zaten çok önceden hanedanla birlikte, bir kısmı da yakınlarının entrikalarıyla ya yurt dışına kaçmış ya da yakayı kurtarmış olarak af kapsamına girmişlerdir. Listede yaptığımız araştırma ise Çerkesler açısından çok büyük bir önem taşımaktadır.
Şöyle ki: 150 kişilik listede ismi geçenlerden 9 kişi Çerkes Ethem ve taraftarları, 18 tanesi "Şark-i Karib Çerkesler'i Cemiyeti" kongresine katılan Çerkesler, 40 kişi Gönen ve dolaylarında Anzavurla işbirliği, çetecilik ve eşkıyalık yaptıkları gerekçesiyle suçlanan Çerkesler, 11 kişi mülki ve askeri görevlerindeki tutumlarından ve 8 kişi de Kuva-i İnzibatiye ve Vahdettin'in maiyetinde bulunmaktan dolayı listeye alınanlardan oluşmak üzere listedeki toplam 86 kişi Çerkestir. Yani listenin çoğunluğunu Çerkesler oluşturmuştur.
Olayın bir ilginç yanı da, bu listeyi, hazırlanışından sonra TBMM'ne sunan dönemin İçişleri Bakanı Ahmet Ferik'e (Tek) bazı milletvekilleri tarafından "Bu listenin düzenlenmesinde hangi ölçüler esas alınmıştır, prensip nedir?" şeklinde yöneltilen sorudur. Bakanın verdiği yanıt ise "Efendim, prensip diye ne istiyorsunuz? Hain...Hain...Ne prensibi? Yalnız hainliğin yönü ve türü bakımından ancak bir sınıflandırma yapılabilir" şeklindedir.
İşte listeye girecekler hakkında bu biçimde düşünen dönemin İçişleri Bakanı, birkaç gün sonra 21 Mayıs 1924 tarihinde (Damat Ferit hükümetinde Bayındırlık Bakanlığı yaptığı dönemde Atatürk ve Kuva-i Milliye aleyhindeki tutumları ve sınır dışı edilmiş olan Ermeni zenginlerinin yurda yeniden girmelerine yardımcı olmaktan) hain diye suçlanarak ve suçu da
kanıtlanarak görevinden azledilir, yerine İçişleri Bakanı olarak atanan Çerkes kökenli Recep (Peker) de 150'likler listesinin yürürlüğe girmesini sağlayan kararnameye imza atar!...
150'likler listesinin hazırlanmasında TBMM'nde sürdürülen tartışmalarda Çerkesler hakkında yapılan konuşmalardan bazıları şöyledir:
"Ferit Bey (Devamla): Evet, Yüzbaşı Sami. Çerkes Halil İbrahim.
Hulusi Bey (Karesi): Çerkes değildir efendim." (Yani Çerkes olmadığı için listeye girmemesi gerekir demek istiyor. İ.A.)
"Ragıp Bey (Kütahya): Mesela, süllüler, sülükler giriyor da, Uşak Belediye Reisi Hulusi'yi göremedim. O girmiyor. Bu nasıl oluyor?
Hulusi Bey (Karesi): O söylediğiniz Çerkesler'in bir tanesi bir tabur askerdir."
"İsmet Bey (Çorum): Yalnız bu listede Vahdettin'in bütün tedbirlerini idare eden bir adam vardır. Hazineci Refik. Refik'in yerini tutacak ve ona mukadil burada kimse yoktur. Refik'i koymak ve onun yerine bir Çerkes çıkarmak lazımdır."
"Bunun gibi Çerkes Kongresi delegelerinden, Lampat Yakup, Kumpat Hafız Sait gibileri, bunlar isimlerini Rumca anarlar." (Bu isimler Rumca değil Çerkesçe isimlerdir. Bu olay bile o dönem milletvekillerinin kimliklerini anımsamaya yeter. -İ.A.)
150'likler Listesine Alınan Şark-ı Karib Çerkesler'i Temin-i Hukuk Cemiyeti (Yakın Doğu Çerkesler'inin Haklarını Sağlama Derneği) Kurucuları ve Yönetici Kurulu:
Bağ Talustan Bey: Derneğin başkanı, Adapazarı delegesi.
İsmail Hakkı Bey: Derneğin sekreteri, Adapazarı delegesi.
Çöle İbrahim Hakkı Bey: İzmit delegesi. İzmit mutasarrıfı, 1932 yılında Mısır'da öldü.
Çiyo Kazım Bey(Çuv): İzmit delegesi. Adapazarı, Şahinbey Köyü'nden., Kıbrıs'ta öldü.
Bağ Osman Bey: Hendek Sümbüllü Köyü'nden, Yunanistan'da Karaferiye Preduramus Köyü'nde öldü.
Maan Ali Bey: Düzce delegesi.
Hamta Ahmet Bey: Düzce delegesi.
Maan Şirin Bey: (Stri diye de geçiyor) Kandıra ve Karasu delegesi. Selanik'te (Yu) öldü.
Ançok Yakup Bey: Yalova Karamürsel delegesi.
Bağ Rıfat Bey: Bilecik delegesi.
Bağ Kamil Bey: Eskişehir delegesi. Adapazarı Talustan Bey Köyü'nden. Yunanistan'ın Karaferiye Preduramus köyünde 1933 yılında öldü.
Çöla Arslan Bey(Beslen Bey): Geyve delegesi.
Harun-el Reşid Efendi: Bursa delegesi. 1929'da Romanya Yassıören'de öldü.
Ançok İsa Nuri Bey: Biga delegesi.
Lampet Yakup Efendi: Gönen delegesi.
Sahakomit (Lampet) Hafız Sait Efendi:Gönen delegesi. 1935 yılında Bulgaristan (Varna)'da öldü.
Şhapli(Şahabel) Hasan Bey: Erdek delegesi.
Ançok Hasan Bey: Bandırma delegesi.
Brau Sait Bey: Bandırma delegesi. Mısır İskenderiye'ye gitmiş, Manyas'ta öldü.
Berzeg Tahir Bey: Bandırma delegesi.
Bjedug Sait Bey: Balıkesir delegesi. İzmir'de dava vekili idi.
Pşov Reşit Bey: Manisa delegesi. Yunanistan'a sığındı, Bandırma'da öldü.
Gotsa (Kavaca) Hüseyin Bey: Aydın delegesi.
Açofit Sami Bey: Kütahya delegesi.
Geç Abdullah Bey: Gönen delegesi.
Ş.K.Ç.T. Hukuk Cemiyeti üyelerinin bazıları 150'likler listesi hazırlanmadan öldüğünden listeye geçirilememişlerdir.
Listenin Türkçesinde 23, Fransızcasında ise 25 kişinin isimleri bulunmaktadır.
Çeşitli Suçlamalarla 150'likler Listesine Sokulan Çerkesler:
Vaşo Zeki Paşa: Hademe-i Hassa Kumandanı. 16 Aralık 1928 yılında Fransa (Nis) da intihar etti.
Hağur Tarık Mümtaz (Göztepe): Kuva-i İnzibatiye Makineli Tüfek Komutanı, Damat Ferit'in yaveri, Cumhuriyet döneminde yazar. Suriye'ye sığındı, Şam'da Çerkesçe Marj Gezetesi'ni çıkardı. İstanbul'da öldü.
Kuşçubaşı Hacı Sami: Kuşçubaşı Eşref Sencer'in kardeşi. Yunanistan'a sığınmış, İzmir'e dönüşünde Atatürk'e suikast girişimi şüphesi ile pusuya düşürülerek öldürülmüştür.
Açokampt Sami: Mısır (Kahire) a sığınmış, Türkiye'ye dönmüş ve anılarını yazmıştır.
Ahmet (Demir Kapılı): Suriye'ye sığınmış ve 1935 yılında Şam'da ölmüştür.
Maan Ahmet Bey: Yunanistan'a sığınmış ve orada ölmüştür.
Sefer Hoca: 1935 yılında Yunanistan'da, Atina Köyleri'nde kızını almak isteyen birisi tarafında öldürülmüştür.
Binbaşı Ahmet Bey: 1924 yılında Yunanistan'a sınır dışı edilirken İzmir Hapishanesinde öldürüldü.
Çerkes Ragıp Bey (İngiliz)
Bekir Sıtkı Bey (Getsev): Binbaşı, Midilli Adasında ölmüştür.
Koç Ali Bey: Gönenli, Gümülcine'de ölmüştür.
Canbulat Bey: 1924 yılında sınır dışı edilirken İzmir Hapishanesinde öldürülmüştür.
Kazım Bey: Değirmenboğaz Köyünden, Yunanistan'a sınır dışı edilmiştir.
Not: Bu listede 30 kişiden fazla Çerkes'in kimliği yeterli şekilde değerlendirilemediğinden yazılmamıştır.
+''+İzzet Aydemir