Karadeniz Kıyıboyu'nda yaşayan Şapsığlar 26-29 Ağustos 1924 tarihinde Tuapse'de yaptıkları IV. kongrede Şapsığ Ulusal Rayonu'nu kurma kararını almışlardı. Bu karar Karadeniz Bölge Yürütme Komitesi Prezidyumunca 30 Ağustos 1924 tarihinde onaylanmıştı. 23 Eylül 1924 tarihinde de karar Kuzey Kafkasya Kray'ı Yürütme Komitesi Küçük Prezidyumunca kabul edilmişti.
+''+Karadeniz Bölge Yürütme Komitesi Prezidyumu'nun kararına göre Şapsığ Ulusal Rayonu'na 10 köy bağlanmıştı ama Rayona bağlı gerçek köy sayısı 8 idi. Bunlar: Karpovka (Kybişevka, şimdiki Aguy köyü), Psibe, Ş'oyuku, Kodeşhap, I ve II. Krasna-Aleksandrovska (şimdiki Kalej ve Lığoth), Neciko ve Şeheçey idi (Rayona girmeyen iki köyün durumuna ilerde değinilecektir).
Şapsığ Ulusal Rayonu'nu yönetmek üzere Devrim Komitesi oluşturulmuştu. Bu komitede Aydemir Beğuşe (Başkan), Musa Alale, Yusuf Kadiy, Pegoş Kobl ve Gulyayev (ismi belirtilmiyor) yer alıyorlardı. 17-21 Mart 1926 tarihinde yapılan Şapsığ Uısal Rayonu'na bağlı Köy meclisleri 2. kongresine kadar söz konusu komite yönetme yetkisini elinde bulundurmuştu.
Tuapse rayon sınırları içerisinde olmamasına rağmen yönetim merkeziydi. Şapsığ Rayonu Devrim Komitesi Tuapse'de Paris Komünü caddesi No:1'de görev yapıyordu.
Şapsığ Ulusal Rayonu'nun kuruluşu sorunlu olmuştu. 1920 yılı Aralık ayında Kuban Karadeniz Ülke Devrim Komitesi, Kuban ve Karadeniz kıyısında yaşayan dağlı halklar için kendi yönetimlerini oluşturma kararı almıştı. 2-8 Mart 1921 tarihinde Krasnodar'da yapılan Kuban Karadeniz Ülkesi Dağlı Halkları II. Kongresinde dağlılara otonomi verilmesi konusu ele alınmış ve Dağlı Yürütme Komitesi seçilmişti.
25 Mayıs 1921 tarihinde, Rusya komünist Partisi RKP (B) Ülke Komitesi Kuban ve Karadeniz dağlılarına otonomi verilmesi ile ilgili söz konusu kongre kararını onayladı. 31 Mayıs 1921 tarihinde Kuban-Karadeniz Ülke Yürütme Komitesince Dağlı Yürütme Komitesi göreve başlatıldı. Dağlı Yürütme Komitesi, Kuban-Karadeniz Yürütme Komitesine bağlı olarak çalışacaktı.
7 Temmuz 1921 tarihinde yapılan Karadeniz Kıyıboyu Şapsığları'nın I. kongresinde yukarıda kurulduğu bildirilen Dağlı Otonom Bölgesi'ne katılma kararı alındı.
Dağlı Yürütme Komitesi 1921 yılının kalan ikinci yarısında, Dağlı Otonom Bölgesi'nin oluşturulması için üst makamlara yapılacak önerileri hazırladı. Bu bağlamda 19 Eylül 1921 tarihinde yaptığı toplantıda, Tuapse Rayon Yürütme Komitesi'nin bu rayona bağlı olup Şapsığ yerleşim yeri olan Krasna-Aleksandrovska nahiyesinin nayondan çıkarılıp Dağlı Yürütme Komitesi'ne bağlanması ile ilgili önerisini görüştü. Tuapse Rayonu'na bağlı Şapsığ köylerinin bu rayondan çıkarılıp ayrı bir rayon yapılması Merkeze önerildi.
Kuban-Karadeniz Ülke Sovyetlerinin 7-10 Aralık 1921 tarihinde yapılan üçüncü kongresinde dağlılara otonomi verilmesi konusu ele alındı. Kurulacak olan otonom bölgeye Krasnodar ve Maykop yöresi ile Tuapse Rayonunda bulunan Adığe yerleşiminin bağlanması kararlaştırıldı. Üçüncü Kongre Yürütme Komitesi'ne Kuban ve Karadeniz kıyı boyunda yaşayan dağlıları kapsayacak şekilde otonom bölgeyi kurma görevi verdi. Söz konusu otonom bölgede o tarihte 100 bin Adığe ve 25 bin Rus yaşıyordu. Üçüncü kongre çalışmalarında Sapsığ delegeleri de yer almışlardı.
Adığelere otonom bölge verilmesi konusu 1922 yılının ilk yarısında, Kuban-Karadeniz Ülke Yürütme Komitesinde, RSSFC'nin Halk Komiserliğinde ve Rusya Merkez Yürütme Komitesinde ele alındı.
26 Ocak 1922 tarihinde Halk Komiserliğinde yapılan toplantıda,sadece Kuban yöresi Adığelerini kapsayacak şekilde 'Çerkes Otonom Bölgesi' kurulması kararı alınmıştır. Son kararı verecek olan Rusya Merkez Yürütme Komitesi'ydi ama onun vereceği kararda artık belli oluyordu.
Konu Halk Komiserliğince bu şekilde karara bağlandıktan sonra, Tupse Rayon Yürütme Komitesi Başkanı'nın da hazır bulunduğu Kuban Karadeniz Ülke Komitesi Prezedyumu'nun toplantısı 17 mart 1922 tarihinde yapıldı. Bu toplantıda Krasna-Aleksandrovska köylerinin talepleri görüşüldü. Bu köyler Çerkes Otonom Bölgesi'ne katılmak istemiyorlar, Tupse Rayonu'nda kalmak istiyorlardı. Prezedyum, Dağlı Yürütme Komitesi'nin "Köylülerin taleplerini dikkate almadığı, yanlış uygulamalar yaptığına ve insanların kişisel haklarına zarar verdiğine" karar vermişti.
27 Temmuz 1922 tarihinde, Rusya Merkez Yürütme Komitesi Adığe Otonom Bölgesi'nin kuruluşunu onayladı. Şapsığlar otonom bölgeye dahil edilmemişlerdi ve buna gerekçe olara da Kuban Adığelerine olan uzaklıkları gösterilmişti.
Konuyu görüşmek üzere III. Şapsığ Kongresi toplandı. Şapsığların Adığe Otonom Bölgesi'ne alınmama kararını kabul etmediklerini dile getirdiler. Bir önceki kongrenin vermiş olduğu Adığe Otonom Bölgesi'ne girilmesi ile ilgili kararı kaldırdılar. Şapsığ Otonom Cumhuriyeti kurma kararı verdiler. Bu kongrenin başkanlığını Musa Alale, sekreterliğini de Yusuf Neğuç yapmıştı.
Kongreye katılan delegelere Yusuf Neğuç şöyle hitap etmişti: "RSSFC anayasasına göre her halka kendini yönetme hakkı tanınmıştır. Bu hakkı Şapsığlar da kullanmalıdır. Ben Şapsığ Sovyet Cumhuriyeti'nin kurulmasını uygun buluyorum".
Yusuf Neğuç'un şu önerisi de kongre kayıtlarına geçmiş bulunmaktadır:
Şapsığ Sovyet Cumhuriyeti RSSFC'ne katılır. Bu kongrede seçilecek olan yürütme kurulu tarafından idare edilir.
Şapsığ Sovyet Cumhuriyeti'ne Tuapse ve Soçi Bölgesi, Pşad nehrinin doğusuna kadar olan bölge dahildir. O zamanlar bu bölgede 50 bin kişi yaşamakta idi.
Şapsığ Cumhuriyeti'nin kanun yapma yetkisi vardır.
Şapsığ Cumhuriyeti dış işleri hariç, askeri, mali, adli, eğitim ve içişlerinde kendi kendini yönetir.
Şapsığ Cumhuriyeti'nin sınırları içerisinde kalan şehirler, demiryolları, limanlar, tarım arazileri, ormanlar ve dağlar Şapsığ Cumhuriyeti'nin malıdır.
Zorla topraklarından sürülmüş olan Şapsığlar Cumhuriyet'te yaşayanlarla aynı haklara sahip olmalıdırlar.
Şapsığ Cumhuriyeti'nde yaşayan diğer Şapsığ olmayan halkların da bu cumhuriyette kalma ve yaşama hakları vardır.
RSSFC'nin merkezi organları Şapsığ Cumhuriyeti'ni kabul ettikten sonra yapılacak anlaşma şartlarına göre Şapsığ Cumhuriyeti Federasyonu'na katılır.
Şapsığ Cumhuriyeti Yürütme Komitesi Başkanlığına Cambolet Neğuç, sekreterliğine de Abdul Tleç'ese seçilmişlerdi.
Kongre tarafından alınan bu kararın pratiğe geçirilmesi görevi Yusuf Neğuç ile Ali Neğuç'a verilmişti. O tarihlerde Şapsığlar aldıkları bu kararın uygulamaya geçirilebileceğinden hiç şüphe etmiyorlardı.
Şapsığ Cumhuriyeti kurulması ile ilgili haber duyulduktan sonra cumhuriyet karşıtı propagandalar da hız kazanmıştı. Şapsığların kendilerine ait ayrı bir yönetim oluşturmalarının kendilerine bir yarar getirmeyeceğine halk ikna edilmeye çalışılıyordu. Halkın sayıca az ve fakir olması nedeniyle kurulacak ayrı bir yönetimin sadece zarar getireceği söylentileri yayılıyordu. Kurulacak yönetimin vergi yükü altında ezileceği, Sovyet düzeninin desteği olmadan Şapsığların kendi başlarına yaşayamayacakları anlatılıyordu.
1923'lü yıllara gelindiğinde birçok Şapsığ otonomiden vazgeçmişti. Yönetim Şapsığların ekonomik durumunu düzeltmek için bir tedbir almıyordu. 1922-23'lü yıllarda Şapsığlar yönetim kademelerine defalarca başvurup köylerinin tarımsal alanlarının genişletilmesini talep etmişlerdi. 1924 Şubatına kadar yöneticiler bu taleplere eğilmemişlerdi. Köylerin, yolu, okulu ve hastanesi yoktu. Onlar ticari kooperatiflere de dahil edilmemişlerdi.
Şapsığların ayrı yönetimleri olmasına karşı harekete halk fazlaca itibar etmiyordu. Halk otonom idareden, ulusun varlığını koruması, yaşam koşullarının düzeltilmesi, özgürlük ve kendi kendilerini yönetme haklarını sağlayacağını umut ediyordu.
Tuapse Rayonundan çıkılıp ayrı bir Şapsığ yönetimi oluşturulması fikrine en çok Hacok ve Thağepş köyleri karşı çıkıyorlardı. 1923 yılı sonu itibariyle onların bu görüşleri daha da kesinlik kazanmıştı. Bu köylerin temsilcileri 1924 Şubat başlarında Moskova'ya gitmekte olan Yusuf Neğuç'a bu görüşlerini bir kez daha bildirmişlerdi.
1924 Şubat başlarında Yusuf Neğuç Moskova'da Halk Komiserliği toplantısına katıldı. Toplantıda III. Şapsığ Kongresi'nin karaları ele alındı. 23 Şubat 1924 tarihinde Yusuf Neğuç'un Şapsığ Otonom Cumhuriyeti ile ilgili önerisi şu şekilde akrara bağlanmıştı: "Şapsığ halkına otonomi verilmesine imkan bulunduğu kabul edilmiş ve bu konuda komisyona çalışmalarda bulunma görevi verilmiştir".
Bu karar çıkmadan önce 7 Şubat 1924 tarihinde Kuban Karadeniz Ülke Yürütme Komitesi Prezidyumu'nda Şapsığ konusu ele alınmıştı. Konunun burada ele alınmasının nedeni Şapsığların kötü yaşam koşulları ve onlara yardım edilmesi gereğiydi. Toplantıda köylere yeni tarım ve orman arazisi ile bedelsiz meralar verilmesi kararı alınmıştı. Köy yollarının yapımı için plan yapılacaktı. Okulların dereceleri yükseltilecek ve ihtiyaçlarının karşılanması için kaynak sağlanacaktı. Köylerde hastaneler açılacaktı. Köyler Ticari Kooperatifler Birliğine dahil edileceklerdi.
Prezidyum'da "Şapsığların ihtiyaçlarının belirlenmesi ve onlara yardımda bulunulması için alınacak önlemler" görüşülüp karar bağlanmak üzere Şapsığ Kongresi'nin toplanması kararı da alındı. Prezidyum'da Şapsığ otonomisi konusu ele alınmamıştı.
Yusuf Neğuç Moskova'dan geldikten kısa bir süre sonra Türk ajanı olduğu gerekçesiyle kardeşi Ali ile birlikte tutuklandı ve Sibirya'ya gönderildi. Şapsığlar onları hiçbir zaman unutmadılar. Serbest bırakılmaları herkesin dileğiydi. Şeheçey köylüleri 1925 Eylül ayında Şapsığ Rayonu Devrim Komitesi'ne verdikleri dilekçede şöyle diyorlardı: "Şapsığ halkının bu önemli gününde (Şapsığ Rayonu'nun 1. Kuruluş yılı kastediliyor) Şapsığların kendilerine ait yönetimlerinin olması için büyük mücadeleler yürüten ve sevgili vatanlarından sürülmüş bulunan Yusuf Neğuç'u hatırlamadan geçemeyiz. Onun serbest bırakılması için yüksek yönetim organlarına başvurmanızı rica ediyoruz".
Yusuf Neğuç'un tutuklanması olayı kanaatimce, Tuapse Rayonu'ndan çıkılmasına karşı onlar da "otonomi" istemenin tehlikeleri konusundaki düşüncelerini pekiştirmelerine neden olmuştur.
IV. Şapsığ Kongresi'nin hazırlıkları yapılırken, Şapsığları 10 köy olarak ayrı bir rayon oluşturmaları görüşü ağırlık kazanmaya başlamıştı. Bu çözüm şekli Yusuf Neğuç'un III. Kongrede kabul edilen önerisine ve buna istinaden 23 Şubat 1924'te Halk Komiserliğinde alınan karara uygun düşmüyordu. O zamanki belgelerden anlaşıldığına göre devlet organları da tam olarak bu çelişkinin farkındaydılar. Bu organlar ilk günlerden itibaren Şapsığ Rayonu'nun ekonomik yönden hiçbir dayanağı olmadığını görmüşlerdi.
26 Ağustos 1924 tarihinde IV. Şapsığ Kongresi'nin başlaması gerekiyordu. Şapsığ Rayonu fikrine karşı olan köyler bu konunu ele alınacağı bir kongreni yapılmasına karşı çıkıyorlardı ve bu kongreye delege göndermeme kararı almışlardı. Ancak kongrede köyleri işleyeceği toprak konusu da ele alınacağından göndermeleri gereken altı delegeden ikisini gönderdiler. Birkaç kişi de misafir olarak katıldılar. Hacok ve Thağepç köyleri temsilcileri Şapsığ köylerinin Tuapse Rayon'nundan çıkarak ayrı bir rayon oluşturulması fikrine karşı çıktılar ve bu yüzden de kongreyi terk ettiler. IV. kongreden Şapsığ Royonu kurulmasına dair karar çıkınca Hacok ve Thağepçe köylüleri toplanarak bu rayona katılmayacaklarını ve yönetimin kararlarına uymayacaklarını açıkladılar. Krasna-Aleksandrovska köy Sovyeti'ni de Şapsığ Rayonu Devrim Komitesi'nin emirlerine uymaması için uyardılar. Bu köylari ivedi olarak Şapsığ yönetimini kabul etmelerine dair Şapsığ ve Tuapse Rayon yönetimlerinin ortaklaşa aldıkları karar da bir işe yaramadı. Böyle bir kararı Karadeniz Bölge Yürütme Komitesi de almıştı.
Söz konusu iki köyün yöneticilerinin de içinde yer aldıkları Krasna Aleksandrovska Köy Sovyeti, kendilerine uygulanan baskılara cevap olarak Krasna Alesandrovska'nın adını Lığoth Ptlıj (Kızıl Lığoth) Boji Vadisi'nin ismini de Thağepş olarak değiştirdiklerini Şapsığ Rayon yönetimine bildirdiler. Karadeniz Bölge Yürütme Ko-mitesi'nin de haklarında almış olduğu kararı haksız bularak Moskova'ya itiraz dilekçesi göndermeye karar verdiler.
Köylüler haklı olduklarına ve isteklerinin yerine getirileceğine inanıyorlardı. Yeni sovyet düzeninin kendilerine istedikleri yönetimi seçme hakkı verdiğine inanıyor ve bu yüzden de Şapsığ Rayonu'na girip girmeme hakkının kendilerin ait olduğunu kabul ediyorlardı. 1922 yılı Mart ayında bölge yönetiminin Dağlı Yürütme Komitesi hakkında yapmış oldukları şikayette kendilerini haklı çıkardığını da bildiklerinden yine böyle bir sonuç elde edebilmeyi umuyor-lardı.
1924 yılı Ekim ayında Karadeniz Bölge Yürütme Kurulu ve Kuzey-Kafkasya Ülke Yürütme Kurulunca sorunu çözmek üzere ortak bir komisyon görevlendirildi. Komisyon görüşmelerde bulunmak üzere Krasna-Aleksandrovska Köy Sovyetine geldi.
Komisyon üyeelri köy yöneticileri ile ayrı bir görüşme yapamadılar ancak 85 kişinin katıldığı genel bir toplantı yapıldı toplantıda komisyon tarafından Şapsığlara ayrı bir yönetim verilmesinin önemini vurgulayan konuşmalar yapıldı. Şapsığ Rayonu'nun sağlayacağı yararlar, bu yönetimin sosyo ekonomik problemleri çözebileceği, sovyet düzeninin rayon yönetimine her türlü destek ve yardımda bulunacağı anlatıldı.
Toplantıda konuşan köylülerin tamamı ise Şapsığ Otonom Cumhuriyeti kurulması için ajitasyon çalışmaları yapılırken resmi organları bunun olmazlığı ile ilgili takındıkları karşı tavırların aynısı ile yüz yüze olduklarını söylediler. Sovyet düzeninin Şapsığ Ryonu'na ekonomik yardımda bulunacağına inanmadıklarını, Tuapse Rayonu'nda kaldıkları takdirde kendilerinin de Ruslar gibi yardımlardan yararlanacaklarını dile getirdiler.
Şapsığ Rayonu yöneticilerinin Türk ajanlarıyla (Yusuf Neğuç kastediliyor) ilişkili oldukları yönündeki resmi makamlarda oluşmuş kanının da Rayon halkına zarar vereceğini söyleyenler de oldu.
Komisyon üyeleri konuşmacılarca öne sürülen iddiaların gerçek olmadığına köylüleri iknaya çalıştılar. Köy Sovyeti'nin aldığı rayona girmeme kararını kabul etmemeleri için köylüleri sıkı sıkıya uyardılar. Aksi takdirde başka tedbirler alınabileceğini de hatırlattılar.
Tüm bunlara rağmen köylüler, Moskova'ya gönderdikleri dilekçe cevabı gelinceye kadar rayona katılmama konusunda aldıkları kararı değiştirmeme kararı aldılar.
Komisyon tarafından yürütülen çalışmaları sonucuna dayanılarak Karadeniz Bölge Yürütme Komitesince konu ile ilgili bir karar alındı. Bu kararda sorunun çözümü için köylülere 7 gün süre verildiği, bu süre içerisinde verilen karar uygulanmazsa köy sovyetinin dağıtılacağı, üyelerinin mahkemeye verileceği ve üç kişilik yeni bir yönetimin oluşturulacağı belirtiliyordu.
Adığe Otonom Bölgesi, Şapsığ Otonom Cumhuriyeti, Şapsığ Rayonu gibi her türlü ulusal yönetim şekline köylüler uzun süre neden karşı çıkmışlardı?
Ekonomik yönden en fazla öne sürülen gerekçe toprak sorununun çözümlenmemiş olması ve Şapsığ köylerindeki toprak azlığıydı. Komisyon üyeleri bu sorunu ayrı bir rayon olma görüşünden yana veya karşı olanların görüşleriyle ilişkilendiriyorlardı. Ayrı bir rayon olunmasına karşı olanlar, yönetimleri ile Rusya'dan ayrıldıkları takdirde devletin kendilerin ilgi göstermeyeceğini varsayıyorlardı.
Komisyon tarafından hazırlanan raporda belirtildiğine göre, Şapsığ Rayonu kurulduğundan itibaren iki aylık süre içerisinde halkın yaşamını düzeltmek için bir şey yapılmamıştı. Toprağın adaletli bir biçimde dağıtılması için çalışılmamıştı. Bu amaçla Şapsığ Rayonu yönetimine gönderilmesi gereken maddi kaynak girmemişti. Toprak sorununun çözümünde Şapsığ Rayon yönetimine yer verilmiyordu. Tüm bu sorunların çözümünden sorumlu olacak kişi de Karadeniz Bölge yönetimince belirlenmemişti.
Yolların yapımı konusunda bir ilerleme sağlanamamıştı. Rayonun Ticari Kooperatifler Birliğine alınmaması için çalışma yapıl-mamıştı. Okulların ancak 1 Kasım tarihinde açılabilmesi düşünülüyordu ve öğretmenlerin hepsi Rustu. (Sadece Aguy'de ikinci öğretmen Adığeydi) Şapsığların orman ve meralardan yararlanma hakkı yoktu.
Yine komisyon raporuna göre köyleri ulusal rayona girmemelerinin bir nedeni de Yusuf Neğuç ve onu destekleyenlerin Türk ajanı gibi görülmelerinden dolayı Rus halkının kendilerine karşı olan tutumlarının değişmesinden korkmalarıydı.
Kanaatimize göre Komisyon tarafından tespit edilen bu sorunların dışında köylülerin tutumunu etkileyen başka nedenler de vardı.
Kafkas savaşlarının üzerinden 60 yıl gibi bir süre geçmişse de köylerde hala bu savaşların yol açtığı güçlükleri görmüş insanlar vardı. Onlar halkın büyük çoğunluğuna çarlık yönetimince vatanın terk ettirilmiş olduğunu biliyorlardı. İçlerinden bazıları ormanlarda saklanarak birkaç yıllarını geçirmişlerdi.
Rusya yönetiminin kendilerine reva gördüğü bu ağır, kötü yaşam koşulları nedeniyle Adığeler Ruslardan uzak durmaya çalışıyorlardı. Onlar tarafından başlatılan her işe karışmamaya özen gösteriyorlardı. Politik olaylara, devrim mücadelelerine karışmak istemiyorlardı. Ne yaparlarsa yapsınlar suçlanacaklarından korkuyorlardı.
Sovyet düzeni kurulurken ve Kubandaki iç savaş yıllarında politikadan pek fazla anlamayan kimi Adığeler, Kızıllar-beyazlar arasındaki savaşa düşmüşlerdi. Bu yüzden de büyük zarara uğramışlardı. 1918 yılında Kızıllar Adığe köylerini yakıp insanlarını katletmişlerdi.
O zamanlar Sapsığlar gelecek üzerine dilek yapacakları vakit şöyle derlerdi: "Köylerimizde barış içinde kanunlara uyarak yaşayalım. Başka halklara bir zarar vermeyelim. Ancak böyle yaparsak rahat ve güvenli oluruz. Kimseye uymayalım kendimizi sakınalım."
Bu sözleri iyi yaşam umudu ile söylemişlerdi. Kyaşam savaşları,kendi topraklarında özgür olmadan yaşamak,kendilerine uymayan yaşam tarzlarına zorlanmak demekti.
Söz konusu Hazok ve Thağepeş köyleri topraklarından sürüldükten sonra Kuban yöresinde hiçbir hakka sahip olmadan yaşamışlardı. Thağepeş köyü 1870 yılında, vatandan sürülmüş olanlarla bağlantılı oldukları gerekçesiyle yeniden sürülmüşlerdi. Sonradan her iki köye de topraklarına dönüş hakkı tanınmıştır.
Yeni düzeni Sapsığlar da diğer Adığeler gibi iyi şeyler umut ederek karşılamışlardı. Çünkü bu düzen, onlara her türlü felaketi getiren çarlığı ortadan kaldırmıştı. Herkese eşit haklar vade diyordu. Bu yüzden sovyet düzenine destek oluyorlardı. Bu düzende barış olacağını, diğer halklarla eşit olacaklarını, toprağı işleyebileceklerini, vatanlarına iş yapma imkanlarına sahip olarak yaşayacaklarını umut ediyorlardı. Daha özgür bir yaşamları olacağına inanıyorlardı. Ancak devlet organlarınca her şey istedikleri gibi çözümlenmiyordu. Özellikle Sapsığların her isteğine devlet hayır diyordu.
Otonomi elde edip kalkınmak, ilerlemek istemelerini boşa çıkarmak için yapılanlar az değildi. Yerel devlet organları Sapsığların Adığe Otonom bölgesine girmelerini veya Sapsığ Cumhuriyeti kurmalarını istemiyordu. Bu şartlar altında Hacok ve Thağepeş köylüleri Şapsığlarla yönetim ve Rusların arasının bozulmaması için her türlü ulusal yönetime karşı çıkıyorlardı. Bu nedenlerden dolayı Sapsığ Rayonu'na girmemek için çaba gösteriyorlardı.
Toplantının üzerinden fazlaca zaman geçmeden rayona karşı direnen köy yöneticileri tutuklandılar. Tehu Çilezeha, Bevlet Lithuş, İbrahim Heşh, Biram Şıj, Gerb Hace tutuklanan köy yöneticileriydi.
Toplu cezalandırılmaktan korkan köylüler 16 Kasım 1924 tarihinde yapılan Sapsığ Rayonu Köy Sovyetleri'nin I. kongresinde rayona katılmayı kabul ettiklerini bildirdiler. Kongreye katılanlar tutuklanan köy yöneticilerinin serbest bırakılması için Rayon yönetimine baş vurdular. Kongreye katılanlar köylerde toprağın adil bir şekilde dağılımı ve okulların ihtiyaçlarının karşılanması için Karadeniz Bölge Yürütme Komitesi'ne de ricada bulundular.
1925 yılında Sapsığ Rayonu'na şu beş köy sovyeti dahildi: Karpovska, Psevuşho, Kiçmayska, Krasna-Aleksandrovska, Karmir-Astahovska. Rayonda toplam 3396 Sapsığ ve 334 Rus olmak üzere 3730 kişi yaşıyordu. Toplam 14 yerleşim yerine sahipti.
1930 yılı temmuz ayında Sapsığ Rayonu'nun merkezi (Sapsığlar istemeseler de) Tuapse'den 2. Krasna-Aleksandrovska'ya (Kalej) alınmıştı. 1930 yılı ekim ayında ise rayon merkezi Sovyet Kuace kasabasına getirildi.
Tuapse Rayon'undan çıkılması ile tüm ulaşım yollarından istifade edilemez hale gelinmesi Sapsığ Rayonu'nun gelişimini çok olumsuz etkilemişti.
1925 yılında Karadeniz Bölge Yürütme Komitesi ve Tuapse Rayon yönetimince Sapsığ Rayon yönetimi ve ona bağlı köy sovyetlerinin çalışmaları denetlenerek hazırlanan raporda şöyle denmektedir. "Sapsığ Rayonu, Sapsığ halkının yaşadığı belli sınırları ve toprak bütünlüğü olan bir bölge değildir. Tuapse Rayonu toprakları rayonu birkaç yerden bölmektedir. Rayon yönetimi köylerin ihtiyaçlarını karşılayacak imkanlardan yoksundur. Bu nedenle köyler kendi imkanları ile yaşamak zorunda kalmaktadırlar".
Yine bu raporda belirtildiğine göre, rayon bölgesindeki yerleşim yerlerinin nehir kıyılarında ve ana yollardan uzakta olmaları nedeniyle kent merkezleri ve pazarlarla bağlantı kurmaları güçleşmektedir. Bu nedenle köyler merkezden kopmaktadır ve ekonomik gelişme gösterememektedirler.
Rapora göre ekonomik sıkıntıların diğer bir nedeni de tarımsal arazilerin azlığıdır. 23Şubat 1924' te Ülke Toprak İşleri Dairesi Orman yönetimine Sasığlara yardımcı olmaları için talimat veriyorsa da bundan da bir sonuç çıkmıyordu.
Toprağın adil bir şekilde düzenlenmesi IV. Sapsığ kongresinde ele alınmıştı. Toprak dağıtımı ile ilgili hazırlanan projede kişi başına 1 desyatin olmak üzere 3424 desyatin toprak verilmesi isteniyordu.
1926 yılı Şubat ayında köy sovyetleri yeniden seçilmişlerdi. 17-23 Mart 1926 tarihinde de Şapsığ Rayonu Köy sovyetlerinin II. kongresi yapıldı. Rayon Yönetim Başkanlığına Murat Huşt seçildi.
Rayon tarihindeki bir önemli olay da şuydu. Mayıs 1926'da Rayon Yönetimi Karadeniz Bölge Yürütme Komitesi'ne başvurarak Tiflis'ten getirilip Adığe müzesine konmuş olan Şapsığ Bayrağı'nın kendilerine teslim edilmesini istemişlerdi. Çok eski ve yıpranmış durumdaki bu tarihi bayrak onarılmış olup bugün Adığey Devlet Müzesinde layık olduğu gibi korunmaktadır.
Şapsığ Rayonu toprakları bölünmüşlüğü 1934 yılında giderilmişti. Bunun için Tuapse Rayonuna bağlı Lazarevsk kasabası Şapsığ rayonuna bağlanmış, rayon merkezi buraya alınmıştı. Böylelikle Şapsığ Rayonu'nun toprakları deniz, kara, demiryoluna ulaşmıştı.
Lazarevsk kasabasının Şapsığ Rayonu'na alınması ile rayon toprakları genişlemiş ancak rayonda Şapsığların nüfus oranları düşmüştü. 1935 yılında Tuapse Rayonu'nun dağıtılmasıyla bu rayona bağlı olup çeşitli milliyetlerin yaşadıkları Makopsinske köyü de Şapsığ Rayonu'na bağlanmıştı.
1940 yılında ise Tuapse Rayonu'nun yeniden kurulmasıyla Şapsığ Rayonu'nda bulunan Şapsığ köylerinden Kubişevske ve Psibinske Tuapse Rayonu'na bağlandılar.
1942 yılı itiberiyle Şapsığ Rayonu'nun toprakları 1.500 km. kare idi. 4 bini Adığe olmak üzere 17.500 kişi yaşıyordu.
1943 yılında Komünist Partisi'nin Şapsığ Rayon Komitesine rayonun adının Lazarevsk Rayonu olarak değiştirilmesi görüşüldü. Bu toplantıda sadece iki kişi ( Komsomol Gençlik Örgütü Rayon Sekreteri M.P.Huşt ile Rayon Toprak İşleri Başkanı A.M.Hleças) bu görüşe karşı oy kullandılar.
24 Mayıs 1945 tarihinde Şapsığ Rayonu'nun adının Lazarevsk Rayonu olarak değiştirildiğine dair RSSCF Yüksek Sovyeti Prezidyumu'nun kararı yayınlandı.
[ Türkçeye çeviren: İbrahim Çetao. ]
+''+Tamar Polovinkin