KAFİAD’dan Hakkı Kurmel’e Onur Ödülü

Kafkas İşadamları Derneğinin Yüksek Danışma Kurulu toplantısı, Kütahya TÜTAV Termal tesislerinde 10 Şubat 2001 tarihinde yapıldı.


Yönetim Kurulu Başkanı Cihan Candemir'in açış konuşmasından sonra Kafkasya'ya yönelik olarak yapmış oldukları yatırımlar,yarattığı istihdam, Adığey ve Kabardey-Balkar Cumhuriyetleri'nin ulusal gelirine yapmış olduğu katkılar ve ayrıca Türkiye'den Kafkasya'ya geri dönen veya orada Üniversite bitiren gençlerimize iş imkanı yaratmış olması nedenleriyle 2001 yılı ödülüne layık görülen değerli iş adamı HAKKI KURMEL'e özel olarak hazırlatılmış olan plaketi alkışlar arasında takdim edildi.


Hakkı Kurmel ve Cihan Candemir

Plaketini aldığı anda oldukça heyecanlı olduğu gözlenen sayın KURMEL'in yapmış olduğu teşekkür konuşmasında: "Biz Kafkasya'ya yatırım yaptık,yapmaya da devam edeceğiz. Amacımız, diğer imkanı olanlara da örnek olmaktır. İsrail dünyadaki Yahudiler için ne ise Kafkasya da bizim için aynıdır. Orası bizim kâbemiz olmalıdır. Yüce Tanrı Kafkasya'ya her şeyi vermiş. Tarım topraklarını gördükçe yiyesim geliyor. Öylesine verimli topraklar boş duruyor. Yabancılar işliyorlar. Oysa o toraklar bizim ve bizim insanlarımız işlemelidir. Orada mal ve can güvenliği olmadığı söylentileri asılsızdır. Yoluyla yordamıyla iş yapan hiç kimse için tehlike söz konusu değildir. Devlet yatırım için her türlü teşviki ve muafiyeti tanıyor. Ürününü pazarlama problemi diye bir şey yoktur. Kazancınızı da normal şekilde getirebiliyorsunuz. Yatırımlarımıza yenilerini ilave etme hazırlığı içerisindeyiz. Mart ayında makinalar Maykop'a ulaşacak ve Haziran ayında üretime geçeceğiz. Akrabam ve hemşehrim olan Hikmet Albayrak ile birlikte ortak olarak çalışıyoruz. Teknik konuları o daha iyi izah edecektir. Plaket için teşekkür ediyorum. Benim için anlamlı bir ödüldür. Daha güzellerini diğer iş adamları için diliyorum. Tekrar etmek istiyorum. Orası bizim atayurdumuzdur ve Oraya zarar verecek söylemlerden kesinlikle kaçınmak zorundayız. Çeçenler büyük yanlış yapıyorlar, boş yere soylarını kırdırıyorlar. Çeçen savaşını Orada tasvip etmiyorlar. Ben de tasvip etmiyorum. Önce Rusya'yı dize getireceğiz sonra da Kuzey Kafkasya'nın tamamını fethedeceğiz gibi söylemleri ve bir avuç olan nüfuslarını kırdırmaları olacak şey değildir. Bu savaş bir an önce bitirilmelidir." Diyerek sözlerini tamamladı...

Plaket töreninden sonra toplantı Kurul Başkanı Hakkı Kurmel'in yönetiminde devam etti. Gündemdeki konular birbir görüşüldü. Katılımcıların sürekli söz aldığı yapıcı eleştirilerin ve önerilerin yoğun olduğu zevkli ve oldukça yararlı bir toplantı izledik. Özellikle Kafkasya'ya yönelik değişimlerin ve uygulamaların anlatımı sırasında sayın Hikmet Albayrak'ın açıklamaları kelimesi kelimesine yazılmaya değer nitelikteydi. İşte onlardan yazabildiklerimiz:

" Kafkasya'dan 10 gün önce döndüm. Rusya ve dolayısıyla Mafya denen problem vardır. Ancak iş adamlarını kaçıran, zarar veren nitelikte değildir. Beş yıldır bu türden bir taleple hiç kimse kapımıza gelmedi. Düne nazaran bu gün hakkınızı arayabileceğiniz mahkemeler görevdedir. İdari merciler, Ticari alanda önemli gelişmeler ve mükemmele henüz ulaşmadıysa da yasalar vardır ve çalıştırılmaktadır. Çalma ve yalan eskiden geneldi. Ama giderek yok oluyor. Mantıklarda olumlu değişimler hızlı. Eskiden emperyalist olarak nitelene özel girişimci artık teşvik görüyor. Reklam, pazarlama, malını taşıma, paranı nakletme giderek kolaylaştı ve bayağı değişime uğradı. Vergi sisteminde gelişmeler oldu. Teşvik ve muafiyetler uygulanabiliyor. Federal değilse bile yerel yönetimler kendilerine düşen ve toplam %24'e ulaşan indirimi tereddüt etmeden uyguluyorlar. Yeter ki siz çalıp çırpma ve kaçma gibi bir niyetle değil de gerçekten yatırım için gidin. Geçen hafta Duma'dan toprak satışının serbest bırakıldığına dair bir karar çıktı. Sanırım Orada oturanlar için geçerlidir. Tam teferruatını bilmiyorum. Bildiğim bir şey var ki tarım için son derecede önemli imkanlar ve indirim ve teşvikler veriliyor. Dekarda ortalama 500 kg birinci ürün son derecede doğaldır. Emekle çok üstüne çıkarılabilir. Mısır ve Soya fasulyesinde rekor üretim söz konusudur. Yunanlı, Koreli, İsrailli ve Karadeniz sahilinden ve Kastamonu yöresinden çok sayıda çiftçi vardır. Üretilen pirincin tamamını Türk çiftçiler üretiyor ve yarısını da Türkiye'ye getiriyorlar. Ortak olan özellikleri hiç birsinin Çerkes kökenli olmayışı ve hepsinin de üretim nedeniyle yüzlerinin gülüyor olmasıdır."

Kafkasya ile ilgili değerlendirmelerden sonra 14-17 Haziran tarihinde ŞHOW FUARCILIK tarafından gerçekleştirilecek Ankara Fuarı'nın amacı,program içeriği,kültürel boyutu ve sağlayabileceği faydalar ve Kafkasya'daki Cumhuriyetçiklerin nasıl katılması gerektiği, Kafiyad'nin görevi olan çalışmaların neler olduğu gibi hususların tartışılıp karara bağlanmasıyla toplantı sona erdi.







Kaffed

Share