Adığey Anayasası Beş Yaşında


10 Mart 2000 tarihinde Adığey Anayasası'nın kabulünün beşinci yılı nedeniyle Cumhurbaşkanı Aslan Carım'ın yaptığı konuşma metnini bu sayımızda okuyucularımızın bilgisine sunuyoruz.

+''+

Adığey Cumhuriyeti Anayasası beşinci yılını doldurmuş bulunuyor. Bir anayasa için bu uzun bir zaman parçası değil ancak onun toplumsal-politik, ekonomik ve hukuksal sonuçlarını değerlendirmemiz, önemli maddelerinin uygulanabilirlik durumlarını anlamamız için yeterlidir sanıyorum. Anayasanın kabulü sadece Adığey'in toplumsal politik yaşamında büyük öneme sahip bir olay olmakla kalmayıp, onun tarihinin parlak sayfalarında da yerini almış bulunmaktadır. Anayasa, Rusya Federasyonu'nun en genç bir ünitesinin devlet yapısına kavuşmasında ve gelişmesinde büyük öneme sahip bir belge olmuştur.

Rusya Federasyonu'nu oluşturan her özerk Cumhuriyet, Rusya Federasyonu anayasası temelinde hazırlamış olduğu kendi anayasasına sahiptir. Rusya üniter bir devlet olmayıp federal bir devlettir ve federasyona katılan her cumhuriyetin kendilerine mahsus özellikleri de anayasalarında yer almıştır. Adığey Cumhuriyeti Anayasası da federal devletin hukukunun bir parçasıdır. Rusya Federasyonu'nun birlik prensipleri temelinde merkez ile Cumhuriyetler arasındaki yetki dağılımı onun temelini oluşturmaktadır. Bir çok hukuk bilimcisi Adığey Cumhuriyeti Anayasası'nın dikkat ve titizlikle hazırlanmış önemli bir hukuksal doküman olduğu konusunda görüş belirtmişlerdir.

Bugün Adığey Cumhuriyeti Anayasası, cumhuriyetimizin en başta gelen bir hukuksal belgesi olup, onun ekonomisini, sosyal yaşamını ve kültürünü geliştirmede güven duyulan bir temel yasa durumuna gelmiştir. Anayasa demokratik toplum düzeninin oluşumuna önem vermekte ve herkesin makam, mevki, ırk ve dinine bakmaksızın yasa karşısında eşitliğini sağlayan ey yüksek düzeyde bir hukuksal belgedir.

Adığey Cumhuriyeti Anayasası sadece onu hazırlayanların teorik bilgileri ve devlet yönetimindeki tecrübelerin birleştirilmesiyle ortaya çıkmış bir belge olmayıp, diğer Rusya cumhuriyetleri ile dış ülkelerin anayasa deneyimlerinden de büyük ölçüde yararlanmıştır.

Adığey Cumhuriyeti Anayasası, Rusya Federasyonu Anayasası'nın temel demokratik prensiplerle ilgili olarak koymuş olduğu kurallara bağlı kalmış, onlara yeni temel kurallar ekleme yoluna gitmemiştir. İnsan hak ve özgürlükleri ile ilgili önemli maddeler aynen alınmış ve bu hak ve özgürlüklerin korunup gözetilmesi sorumluluğu toplumdaki tüm güç katmanlarına verilmiştir.

Anayasa ve yasalar toplumun her ferdinin haklarını koruduğu ve onlara bir dayanak sağladığı sürece demokrasinin başarısından söz etmek mümkündür. Buna bağlı olarak da toplumun hukuk kültürünün geliştirilmesi, anayasanın öğrenilmesi, vatandaşların onu anlamaları ve kendilerine sağladığı hakları kullanabilir duruma gelmeleri büyük önem kazanmaktadır.

Vatandaşların dilek ve kanaatlerinden ilham alarak hazırlanmış olan Adığey Cumhuriyeti Anayasasının cumhuriyetimizin geleceği bakımından tartışılamayacak bazı temel özellikleri vardır. Adığey'in Rusya Federasyonu'na bağlılığı bunlardan biridir. Adığey Federasyonu oluşturan bir birim olarak Rusya Federasyonu Anayasası, Adığey Cumhuriyeti Anayasası ve federasyon sözleşmesi ilkeleri temelinde merkezle ilişkilerini düzenlemekte ve topraklarında Rusya Federasyonu anayasasının en baş yasa olduğunu kabul etmektedir.

Devlet organlarının kuruluş şekli ve aralarındaki ilişkilerin belirleniş prensipleri Rusya Federasyonu anayasasının bu konudaki prensipleri ile uyuşmaktadır. Anayasaya göre devlet yasama, yargı ve yürütme gücü olarak yapılandırılmıştır. Anayasamızda bu alanda Rusya Federasyonu anayasasında yer almayan bazı yenilikler mevcuttur.

Rusya Federasyonu anayasasına göre sorun yaratan bazı konular anayasamızca çözümlenmiş durumdadır. Örneğin Cumhuriyetimizde bakanlar atanırken Cumhurbaşkanı ile birlikte parlamento da sorumluluk taşımaktadır. Yine Cumhuriyetimizde cumhurbaşkanının parlamentoyu feshetme yetkisi olmadığı gibi parlamentonun da Cumhurbaşkanını görevden alma yetkisi yoktur. Bu sorun gerektiğinde referandumla çözümlenebilmektedir.

Anayasa parlamentoya yasa yapma ve denetleme görevleri vermekte, Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kuruluna da fevkalade yürütme yetkileri tanımaktadır.

Paritet (Halkların parlamentoda eşit sayıda temsil edilmesi) Adığey Cumhuriyeti Anayasasının temel ilkelerinden biridir. Bundan güdülen amaç Cumhuriyeti oluşturan ana halkların (Ruslar ve Adığeler) temsilcilerinin yasama ve yürütme organlarında eşit sayıda yer almalarıdır. Üzüntüyle belirtmek gerekirse bu demokratik prensip Başkentteki (Moskova) kimi politikacılar ve kimi basın organlarınca eleştirilere uğramaktadır. Bu prensibe sadece saldırılmakta, onun temelindeki gerekçeler dikkate alınarak yapıcı eleştiriler yapılmamaktadır. Onlar demokrasiyi sayı ile hesaplamaktadırlar ve onlara göre çoğunluk olan azınlık olana istediğini yaptırabilmeli ve ona görüşünü kabul ettirebilmelidir. Halbuki gerçek demokrasi azınlığın haklarını da koruyabilen demokrasidir. Burada söz konusu olan azınlığın bu toprakların en eski halkı olduğunu ve cumhuriyetin temelini oluşturduğunu da söylemeliyiz.

Adığey Cumhuriyeti Anayasasının beş yıllık uygulaması göstermiştir ki paritet toplumsal anlaşma ve uzlaşmanın bir temel unsurudur. Çok uluslu cumhuriyetimizde bir ulusun diğeri üzerinde baskı oluşturmasını önleyen, aşırı eğilimli etnik uçların radikal taleplerini frenleyen bir mekanizmadır. Paritet'ten vazgeçmek, ona karşı olanların politik amaçlarını gerçekleştirmelerine ve Adığey'de huzur ve barışın bozulmasına yol açmak demektir. Paritet Adığey halkının büyük çoğunluğunca iyi anlaşılmıştır. İnsanlarımızın geleceğini umursamayanlara halkımızın destek olmayacağına inanıyorum. Paritet Adığey'in önemli bir demokratik kazanımıdır. Büyük toplumsal ve politik önemi vardır. Onu her halükarda korumalıyız.

Federal devlet organlarının teşkilinde federasyon üyelerinin paritet esaslarına göre yer almalarının zamanı da gelmiş bulunmaktadır. Federal yürütme organlarında federasyon birimleri temsilcilerine yeterince yer verildiğini söyleyemeyiz. Rusya eğer bir federal devletse,halklar ve bölgeler kendi istekleri ile bu birliğe katılıyorlarsa, federal devlet organlarının üst kademelerinde onların temsilcilerine neden pek rastlanmamaktadır?

İkinci bir sorun ise cumhuriyetimizin iki resmi dili bulunduğunun anayasa hükmü olmasıdır. Bu konuda da gerçeklerle bağdaşmayan bazı haberlere rastlanmaktadır. Rusya Federasyonu anayasasının 68'nci maddesine göre özerk cumhuriyetler kendi resmi dillerini belirleme ve bunu Rusya Federasyonu'nun resmi dili ile birlikte kullanma hakkına sahiptirler. Yine aynı madde, tüm halkların kendi dillerini koruma hakları olduğunu, onu öğrenme ve geliştirme imkanlarının sağlanması gerektiğini belirtmektedir. Cumhuriyetimizin başkanının cumhuriyetin resmi dillerini bilmesi gerektiğine dair anayasa hükmü de yine bu maddeden güç almaktadır.

Adığey çok uluslu bir cumhuriyet olup devlet organları çalışmalarını yürütürken bu hususu göz önünde tutmaktadır. Çünkü her halkın kendi dili, tarihi, gelenekleri, moral ve etnik özellikleri ve kültürü vardır. İyi bir toplum düzeni halkların bu zenginliklerinin toplumca pay-laşılabilmesi demektir.

Adığey Cumhuriyeti Anayasasındaki halkların eşitliği ilkesi sıradan bir anayasa maddesi değildir. Devlet cumhuriyetimizde yaşayan tüm halkların ortak devletidir. Halklar arasında eşitlik ve birbirine saygı esastır. Bu ilke cumhuriyetimizin sosyal temelini güçlendirmekte, etnik ve dini anlaşmazlıkları önlemekte,bir halkın diğerlerinden üstün olduğu propagandasının yapılmasını yasaklamak-tadır.

Geleceğimiz için Adığey Cumhuriyeti barış ve anlaşmayı korumamız, halklar arası kardeşliği sağlamlaştırmamız gerekmekte-dir.

Halkların tarihlerini ve kültürlerini bilerek, Rusya'nın Kuzey Kafkasya politikasının yol açtığı felaketleri ve Çeçenistan savaşının sonuçlarını dikkate alarak cumhuriyetimizde iyi insani ve toplumsal ilişkileri canlı tutacak kurumları geliştirmemiz gerekmektedir. Ailenin ve yaşlıların itibarının artırılması, başkalarının görüşlerine saygının geliştirilmesi zorunludur. Kendi ulusal gelenekleri ile yaşayarak uzun bir tarihi yol katetmiş olan Adığe halkı ve Cumhuriyetimizde barış ve anlaşma içerisinde yaşayan Rus, Ermeni, Tatar, Rum, Alman ve diğer halklar asırlardan beri iyilik, yardımlaşma, doğruluk ve birbirine saygı esaslarında yaşamlarını sürdürmüşlerdir. Bizde atalarımızın bize bıraktıkları bu mirası korumalı ve yaşamımızın temeli haline getirmeliyiz.

Bu işin başarılmasına Slavlar Birliği, Adığe Xase ve diğer sivil toplum örgütleri de katkı sağlamalıdırlar.

Anayasamızın en önemli maddelerinden biri de Rusya Federasyonu dışında yaşayan soydaşlarımıza tarihi vatanlarına dönme hakkını sağlamış olmasıdır. Bu durum daha ziyade dış ülkelerde yaşayan Adığeleri kapsamaktadır. Yugoslavya'dan Adığelerin getirilmiş olması da anayasanın bu maddesinin bir uygulamasıdır. Geçtiğimiz yıl kabul edilen "Dış Ülkelerde Yaşayan Soydaşlarımıza Yönelik Devlet Politikası" isimli federal yasa da bu sorunun çözümüne büyük katkı sağlayacaktır.

Anayasamız bir yönüyle de ulusal mantalitenin asırlar içerisinde oluşturduğu etnik ve moral değerlere dayanmaktadır. 35'nci maddeye göre on sekiz yaşını tamamlamış ve çalışan her kişi, çalışamayan anne ve babasına bakmakla yükümlüdür. Gençler yaşlılara saygı göstermekle, yaşlılarda gençlere değer vermekle yükümlü kılınmışlardır.

Adığey Cumhuriyeti Anayasası, kişinin ve toplumun çıkarına uygun olarak serbest pazar ekonomisinin düzenlenmesini öngörmektedir. Cumhuriyetimizde önemli bazı ekonomik yasalar çıkarılmıştır. Ancak anayasa ve yasalar ne kadar iyi ve güzel yazılmış olurlarsa olsunlar bazı çalışmaları yapmadan ekonominin gelişeceğini beklemek doğru olmaz. Doğru hukuki temellere oturtulmuş çalışma hayatı sayesinde insan yaşamı daha iyiye doğru gidebilir.

Memnuniyetle belirtmek isterim ki, 1999 yılı ekonomimiz için bir dönüm yılı olmuştur. Uzun yıllardır kötüye gitmekte olan ekonomimiz bu yıl alınan önlemler sayesinde bir parça düzene girmiş ve gelişmelerde göstermiştir. Adığey Cumhuriyeti ekonomik gelişme bakımından Rusya'da ikinci,Kuzey Kafkasya'da birinci sırada yer almıştır. Daha önceki yıllara nazaran geçtiğimiz yıl sanayi malları üretimi %50.4 oranında artmıştır. Geçtiğimiz yılda tarımsal üretimde de artış görülmüş, tahıl, ayçiçeği ve pancar daha fazla üretilmiştir. Hayvan sayısında yıldan yıla görülen azalış durdurulmuş ve bir inekten alınan süt miktarı 2000 kg. aşmış olup bu yıl bu miktarın 2500 kg. Çıkarılması beklenmekte-dir.

Burada sanayi üretimindeki bu artışın bütçeye en çok vergi ödeyen kurumlarca sağlandığını da belirtmek gerekmektedir. Bunlar gıda maddeleri imalatı, makine ve metal imalatı, or-man ve ağaç ürünleri imalatı, yakacak maddeleri, enerji ve inşaat malzemeleri imalatı yapan kuruluşlardır. Bütçeye gelir getiren 110 büyük ve orta ölçekli kuruluştan 86'sı,yani % 78'i geçtiğimiz yıl üretim artışı yapmışlardır. Bunların yarıdan fazlası da kar etmiştir. Bu durum kurumların yönetici ve çalışanlarının tüm imkanlarını kullanarak iş yapmakta olduklarını, birilerinin yardımına güvenmeden kendi güçleri ile işlerini başarmayı öğrendiklerini göstermekte-dir.

Geçtiğimiz yıl daha fazla vergi toplanması için çaba gösterilmiş ve bir önceki yıla nazaran % 76 oranında daha fazla vergi geliri sağlanmıştır. Böylelikle, merkezden yapılan finans desteğine göre cumhuriyet içi gelir artışı daha fazla olmuştur. İçinde bulunduğumuz yılın ilk iki ayı sonuçlarına göre de cumhuriyetimizde ekonomik gelişme belirli bir düzene girmiş bulunmaktadır.

Üretim ve vergi gelirindeki artışlar sosyal sorunların çözümüne daha fazla kaynak aktarılmasını sağlamıştır. Cumhuriyetimizde devlet işlerinde çalışanların ve emeklilerin maaşlara geciktirilmeden belli bir düzen dahilinde ödenebilir bir

duruma gelmiştir. 1999 yılında yapılması gereken çocuk yardımları da % 94 oranında ödenmiş ve önceki yıllardan kalan borçlarda azaltıl-mıştır.

Geçtiğimiz yıl sağlanan bu gelişmelere rağmen cumhuriyetimiz sosyo-ekonomik yönden daha birçok güçlüklerle karşı karşıyadır. Çözümlenmesi gereken problemler çoktur. Bu sorunların çözümlenebilmesi için bugün her zamankinden daha fazla ileriye bakmalıyız. Serbest pazar ilişkilerini iyi anlamalı ve zamanında isabetli kararlar alabilmeliyiz. Tüm imkanlarımızı en fazla yarar sağlayacak şekilde kullanabilmeliyiz. Yeraltı ve yerüstü doğal kaynaklarımızı,boş duran sanayi işletmelerimizi,boş tarım arazilerimizi faaliyete geçirebilmeliyiz. Yıldan yıla kendi kendimize yeterli olacak bir ekonomiye sahip olmak için çaba gösterme-liyiz.

Adığey Cumhuriyeti Anayasası insanların ırk ve dinine bakmaksızın insan hak ve özgürlüklerinden eşit olarak yararlanmaları imkanı tanımaktadır. Yine tüm vatandaşların dilek ve ihtiyaçlarını karşılamayı, yasalara saygıyı,hukuk düzenini,halklar arasında anlaşma ve barışı korumayı öngörmekte,insanlarımızın kendi istekleri ile Rusya Federasyonu'na katıldıklarını ve onun birliğini istediklerini dile getirmekte-dir.

Tüm bunlarla birlikte anayasamız hiç değiştirilmesi gerekmeyen bir belge de değildir. Toplum yaşamında değişmeler oldukça anayasada da değişiklikler yapılabilir. Bunun nasıl yapılacağı da yine anaya-samızda yazılıdır. Bu amaçla cumhuriyetimizde özel bir komisyon oluşturulmuş olup yaptığı çalışmaların sonucunu cumhurbaşkanına ve parlamentoya iletecektir. Ama bugün hepimizin kabul ettiği bir sonuç vardır ki oda şudur: Toplumumuzda dirlik ve düzenin sağlanması için gerekliliği zaman ve şartlarca da kanıtlanmış olan kimi önemli anayasa maddeleri değiştirilmeden ileride de korunmalıdır.

Bugünlerde Rusya'da cumhurbaşkanı seçimi kampanyası tüm ülkede yaygınlaşmış durumdadır. Herkes kendi istediği adaya oyunu vermelidir. Halkımızın isteği ile seçilecek olan başkanın Rusya'nın geleceği bakımından büyük önemi vardır. Adığe Cumhuriyeti'nde seçimlerin serbestçe yapılması ve herkesin istediği adaya oyunu verebilmesi için tüm hazırlıklar yapılmıştır.

Saygıdeğer arkadaşlarım. Adığey Cumhuriyeti Anayasası, Adığey'de yaşayan halkların istekleri doğrultusunda, toplumumuzun sosyo-ekonomik, politik, kültürel sorunlarının çözümüne imkanlar tanımaktadır. Adığey Cumhuriyeti, parlamentosu, bakanlar kurulu ve yerel yönetimleri işbirliği ile çalışarak anayasanın verdiği görevleri eksiksiz yerine getirecektir. Adığey Cumhuriyeti'nde yaşayanların layık oldukları yaşam seviyesini sağlamak için çalışmalarını artırarak sürdüreceklerdir.

Teşekkür ederim.

[15 Mart 2000 tarihli Adığe Mak gazetesinden çeviren: ibrahim Çetaw]

 

+'



'+Aslan Carım

Share